atın hatıralarınızı kafanızdan
nedir o arkasına sığındığınız
bir daha gelecek miyiz dünyaya
gözlerin kapalıyken ben vardım
hiçbir yıldız ışığında ıslanmamıştı
Akşam batıya yüzdürülen gemi
Nerde kaptan nerde denizi
Diyarbakır gecesi başkadır
Gündüzleri ışık perisi
Geceleri rüzgar senfonisi
bil ve söyle. sesim
haykırıyorum: gel bana
gel ve aşkı yaşa ruhumla
kan dolu damarlarım. bir
ben için mi çektiğim ki
ak kuğu bu gölden gitmiş
duydum varoluşçularla berabermiş
bir de elinde
Sartre’ın Tükeniş’i varmış
gariban kuğu işin içinden çıkamamış
soluklanırsın şehir güneşinden
akşam dinginliği çöker
yürüdüğün her sokağa yeşeren
ay’ın berraklığıdır, gözünde
öpülecek bir çift dudak
kalp sesi tik tak
sevda diyorlar bak
göremezsin bilemezsin
sezebilirsin ancak
ad koymak yasak
mutluluğun hesabını tuttuk
acıyı bir kıyıya koyup
sevişmenin renginde
aramızda bin türlü yalan
kolları Nil nehrinin
Her adım
günahla sevabın ortasına atılır
Yollar geniş patikalardan
Sarp keçi yollarına
Konuş bak, senden başka etrafında şeytan var mı?
sıkıntımın sırrı sende
denizin dibinde
ellerimi bağlamışsın
gölgeleri toplayıp
başımda kırıyorsun
Bana çaresini anlat
Sonsuza mı gidelim
Her yolu daha denemedik.



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!