dünya dediğin nedir ki
hiç gerek değil o kadar büyütmek
hep dün, hep
dün
bir de yarım kalmış gelecek
ya
Delirir musikisi dilinin örs kulaklarımda
bir ekmek bereketi gibi bölünürken akşam
kızarır sıcak ayazında yüzleri güllerin
düşlerin tomurcuğu her soluşunda
ah kalbinin yalnızca önsesini anlasam
Sen bir gün vazgeçip gelsen de
ben sana çoktan gitmiş olacağım! ..
o2.o1.o4
bilirim şimdi senin ayakların en verimli ovadır
Nereye sürtsen dizlerini ıslak yeşile çevirirsin
iki elin senin ayrıca koskoca bir bütünün parçası
gözlerin gidilemez bir okyanus şehrinin kıyısı
şimşekler çakar ağlamandan öfkeli bulutlar kaplar
ters tarafa gittiğinde sen özellikle insanlıktan
I
bu pencereler gözler imparatorluğudur,
içinde balon havası vücutlar
her bakışı onların gezmelere gitmek isteyen
bir kadının çocukluğudur;
hüzün kırması yazlardan
kalabalık sızması akşamlardan
sıyrılıp, kaderi göğe asılı yıldız gibi
koynuna girmek usuldan
tüm bunlardan arta kalan
Yapardık bebeğim güzel yapardık
Doğan günü ellerimizle sıkıca tutardık da
ışık doğmadan daha karanlıklarda
Kendimize şu paslanmış kentin içinde
Ayak basılmamış bir ada yapardık
Yapardık bebeğim güzel yapardık
Ben baktıkça çingenelere
Sevgimiz atıyordu tüm kalpleri kıskandırarak
Onların kokusuyla anlıyorduk yaşamanın vazgeçilmezliğini
Onların çocukları vardı üstü başı pis yırtık
Sen kendine bakardın bir, ben kendime
Gök ve yer arasında ne kadar paktık
Her ölüm ani olur, gördüğümden bilirim
Öyle her anda da ölüm olmaz ya Yarabbim!
Uzakta karanlıkta fark ettiğin
Gölge, bir siluettir, umut!
Sabırsızca,esrarengiz,
Geliyor zannedersin hızla,
Bir gidiyor zannedersin
Sen yavaşça girdikçe kınına!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!