Bu ne ulvi duygudur, gönlünde ki cömertlik,
Her varını aşkıyla, sevgiliye infak'ta
Bedeninden ruhundan, candan gelirken mertlik,
Nuru doğmaya yakın, günden evvel şafak ta.
Onunla ısınıyor, ıssız tenha köşeler,
AŞKIM
Aşk denilen ipe sapa,
Bağlanmaz ki bağlayayım.
Musluk gibi aç ve kapa,
Çağlanmaz ki çağlayayım.
Dost olunca her zerre,
Gönlümün efkârına.
Kapılmışım bir kere,
Aşkının rüzgârına.
Kanat takmış ellerin,
Benim başım, ayık olmaz,
Aşk şarabı içmeyince.
Gözüm şaşar, yolu bulmaz,
Pir yolundan geçmeyince.
Hakikatte pirim âli
Bahtıma bir güneş doğacak olsa,
Yağmur yağar, gök mateme bürünür.
Bu arzum hevesim geceye kalsa,
Ne ay doğar, ne bir yıldız görünür.
Tohum bulsam tarlam olmaz ömrümce,
O Allah’tır ki;
O’ndan başka ilah yoktur, haydır, diridir, diriliği daimdir.
O’nu uyuklama ve uyku tutmaz,
O’nundur göklerde ve yerde ne varsa.
O’nun izni olmadan kim şefaat edebilir?
O önlerindekini, arkalarındakini, gizli ve aşikâr her şeyi bilir.
Yüz binlerce aynaya, yüz binlerce baksan da,
O gördüğün güzel şey, sevgilimdir, canımdır.
Her birini kıskanıp, milyon parça yapsan da,
Tamamından yansıyan, canımdır cananımdır.
Akşam olduk gurupta, sabah olduk şafakta,
Ey gönüller padişahı,
Bana aşkı anlat ya HU.
Affederek her günahı,
Bana aşkı anlat ya HU,
Aşkın ile yaşat ya HU.
Çok yüksekten bakanları,
Baş aşağı döndürürler.
Gönül yıkıp yakanları,
Lav püskürtüp söndürürler.
Katılaşmış insanları,
BAŞIM BAŞIMDAN GİTTİ
Varlığın her varımı aldı, perişan etti,
Belâ istekle başlar, istekler benden gitti.
Dünkü bildiklerimin, hepside dünde kaldı,
Sırrını verdin bana, başım başımdan gitti.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!