BEN BAHÇENDEKİ KARDAN ADAM
1985 yılında Lice'de görev yaparken Lice'nin bütün evleri birkaç resmi bina dışında depremden sonra yapılmış küçük küçük barakaydı. Ben de bu barakaların birinde kalıyordum arkadaşlarımla birlikte. Bir sabah uyandım. Perde açıktı ve görüyordum dışarıyı. Lapa lapa kar yağıyordu. Uzandım pencereye dışarısı bembeyaz. Yollar kapanmış. Sadece bir kaç insan var sokakta. En öndeki zoraki adımlarla biriken karları yara yara ilerlerken arkadakiler sıra halinde onu takip ediyorlardı.
Onların bu hallerini izlerken sevdiğim geldi aklıma.
Böylesi bir havada nasıl gidecekti okula?
Dışarıda diz boyu kar ve hala da yağıyor. Ne yapar, ne eder gibilerinden düşünürken...
Gönülden isteyen öyle bir bakar ki,
Viraneler bile saray olur gözünde.
Kimisi de öylesine...
İşte öylesine bakar ki
Saray bile iğne olur,
Döner döner batar yüreğine.
Bakma böyle olduğuma,
Utangaç durduğuma.
Bir seslensen var ya!
Yanakların al al
Yüreğim hoplar getirir yanıma.
Dağ başındayım,
Barakadan bir okul.
Rüzgarlarda ağaçların,
Hışş hışşş sesleriyle dersler,
Bir başka anlatılır bir başka.
Bazen beni dinler,
Aaa Barış!
Sen miydin gelen?
Nihayet sonunda.
Ne kadar da özledik bir bilsen.
Çaresizliğimiz acılarımız bir yana
Başımızın üstünde yerin var da,
''Hep benim olsun şiirlerin,
Bütün şiirlerini yaz benim için...''
Hey hasretim!
Senin istediğin aşkların en güzeli.
Bütün şiirlerim senin olsun,
Aşk,aşk!
Ahh aşk!
Yüreğin akla isyanıdır aşk!
Ne kanun nizam tanır,
Ne Tanrı'nın kitabını.
Ne örf adetleri kale alır,
İnsanoğlu bir alem
İnsan insana düşman
İnsan insana kurban.
İnsan insanın katığı,
Kendi kendini avlıyor insan,
İnsanla besleniyor insan.
Tanrı bazı insanları fazlalık yaratmış.
Sürünsün diye.
Bazılarını ise şeytan,
Süründürsün diye.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!