Gülsün diye bir gül uzattım gülüme,
Almadı.
Düştü gülüm gülümün önüne,
Bakmadı.
Durdu durdu,
Yeni bir yıl daha geldi
Sen hala uyanamadın gitti.
Horozlar öttü hiç oralı olmadın
Ortalık ağarmaya başladı,
Bana mısın demedin.
Kuşluk vakti bitti bitecek
Bugün sabah güneşe baktım,
Güneş yerinde yoktu.
Koridora çıktım,
Koridor bizim koridordu ama
Sanki ev bizim ev değildi,
Ne zaman çıksam güneşe,
Hapşuuu! ...
Hapşırırım bir kaç kere.
Çok yaşa der hasretim.
Çok yaşamak marifet değil,
Sağlıklı yaşamak en güzeli.
Kokusuna doyamadığım çiçekler,
İğde, portakal, zambak
Nergizlerde olur hani,
Güller ve sümbüller.
Limonu yanımdan ayıramam
Soruyorlar bana,
Şu hasrette kimdir, nedir, necidir
Dilinden hiç düşürmediğin.
Her şeyden önce,
Eşim dostum.
Çocuklarım,
Kırılmış gönül çok iyi susar
Öyle bir susar ki
Dokunuşuna hasret
Bakışına hasret
Sesine hasret
Buram buram her yer hasret kokar.
Şu deryanın uykulu hallerine
Biraz bakacak olursak Nazım Ustam,
Türkiye Cumhuriyeti üstüne,
Bir Osmanlı Devleti daha kurulur...
Yıkılır...
Kurulur... yıkılır.
Yılları birer birer tüketip,
Geldik şu yaşlara,neyledik?
Nasıl da özlüyorum bil bilseniz
O toy o acemi günlerimi.
Sıfırdan başlayıp yeniden
Daha donanımlı,daha deneyimli,
Her insan şairdir biraz,
Bende onlardan biriyim.
Bir düşünün acılarını mezar taşlarına kazıyanları,
Bir düşünün çaresizliğin içimizi burkan haykırışlarını.
Fotoğraf arkalarına yazdıklarına bir bakın eskilerin,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!