Alıştım yokluğuna
Yalan!
Neden alışayım ki
Alıştığım yokluğun değil bilesin kor aşkım!
Keşke geri sarsa hayat
Kaldırırsın kafanı,
Gözlerin kamaşır,
Gülümsemecikler belirir,
Uzatırsın elini,
Tutsun çeksin istersin!
Tam doğrulmak üzeresindir,
Eskiden de yazardım
Yalnızlığı
İlk kez anlıyorum
Canım ilk kez yanıyor
Yalnızlığımdan
Uzakta kalışından
Akşam saati hergün aynı köşeyi dönünce
Ahşap kapılı fırından bir fırancala
Birinci katın penceresinden sokağa aynı bakış
Dünyanın en zor şeyi kopkoyu yalnızken aynı bakış
İyi akşamlar derken
Kapım çalınıyor
Eski çaldıklarımdan bir kapı
En ahşap olanın kapısı
Sığınmıştım ya bir vakit oraya
Kaldım yıla yıl ekleyip orada
Kaçmıştım bu tahta divana
Aklım bana yine neler söylüyor
Dinliyorum bütün sesleri öteleyerek
Yarıp geçiyorum onca gürültüyü
Yaklaşıyorum aklıma
En öndeyim bekliyorum
Ne diyecekti acaba?
Çiçekler aldım dün sana
Yağmur çok yağıyordu gidişin kadar sağanak
Getirdim sana aldırmadan yüzüm gözümdeki çamura
Çok renkli çiçekler getirdim siyah beyaz yazgımıza
Olmaz deneme artık
Bırak artık
Onunla da bununla da onsuz da
Olmaz bırak artık
Kolayı var
Bir tanesi yeter de artar, seç yeter.
Zaten yer neresi ki?
Karşı kıyıya vardırsın yeter...
Yıllar geçtikçe sıradan mı olacaksın?
Yıllar geçtikçe sıradan olmazsın biliyorum...
Ne olacağın belli...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!