Bilmem bu kaçıncı eylül
Mıhlanmış ciğerlerime
Çöreklenmiş bin yılın hasreti
Çıkmak bilmiyor aklımdan
Ve ben korkuyorum
Ezbere bildiğim sokaklardan
Sen
Fırtınalı hayatın kıyısında
Seyrederken gökyüzünü
Dans ediyordu kırlangıçlar.
Rüzgarlar,
Terk ettim bu şehri sana elveda
Ardımdan davullar çal senin olsun
Çirkefe belendi bu kutsal sevda
Dünyanı başına çal senin olsun
Yalanmış meğerse sözler verişin
Anılarda kalan çocukluğum
Lastik ayakkabılarımın
Topuklarıyla yaptığım
Arabuslarla geldi geçti
Koşarken çakıllı yollarda
Düşüp kanatırdım dizlerimi
Özgür Aslaner ~ Müjdat Şan
Hayalde sen varsın düşte sen varsın
Gözümden damlayan yaşta sen varsın
Gönül sayfasında başta sen varsın
Silip bir başkasın yazamıyorum ....(Ö.A)
Yeni yürümeye başlamış
Day day duran çocuklar misali
Bir yerlere tutunmak isterken
Duvara yaslayıp Sırtımı
Çöktüm olduğum yere
25 Kasım 1996
Pazartesi 18:20
Meraklı bir bekleyiş içindeyim
Gözlerim
Dijital ekrandaki isimlerde
İçimde
Sarılıp kefene yattığın yerde
Banada yer ayır bende geleyim
Nasıl dayanayım böyle bi derde
Banada yer ayır bende geleyim
Gözlerim kanrevan nasıl dururum
Adalet ararsan ölç vicdanını
Kendini bilmeyen öz bizden değil
Kabuk baglamazsa yak hicranını
Nârında pişmeyen köz bizden değil
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!