Bu Dünyada Ölüm Var 
Ey insanoğlu, duymaz mısın çığlıkları?
Taş duvarlar ardında, açlıktan inleyenleri…
Bir lokma ekmek için namerde el açanları,
Görmez misin, bu düzenin çürüyen yerlerini?
Bugün Sana Yanasım Var
Ey sevgili,
Sensizliğin içinde kayboldum,
Geceler uzun, yıldızlar solgun,
Her köşede adını fısıldayan rüzgâr,
Bu Saatten Sonra
Bu saatten sonra kimseyi varlığımla rahatsız etmem,
Susarım, suskunluğumla büyür içimdeki alem.
Kırılmış bir aynanın parçaları gibi kalbim,
Her parçasında başka bir hatıra, başka bir sitem.
CELÂDIM SENSİN
Celâdım sensin…
Bir gülüşünle diriltip,
Bir bakışınla yakan sensin beni.
İsmini her anışımda
Dağ Geçitleri
Sana gelmek,
bir ırmağın taşkın yatağında yürümek gibiydi,
her adımda taşlar kaydı ayaklarımın altından,
ama göğsümdeki umut,
Dayanamazsın
Sakın benim seni
özlediğim kadar özleme beni.
Canın yanar,
ciğerin sökülür,
Dengemi Bozan Katın
Dengemi bozan katın,
adımların yankı olur içimde,
gözlerin, karanlığı unutturan bir fener,
bir an bakınca devrilir bütün duvarlar.
Deniz ve Mehtap Sordular Seni
Deniz dalgalarıyla vurdu kıyıya,
Her damlasında senin adını fısıldadı bana.
Mehtap utangaç ışıklarıyla süzüldü göğe,
“Gözleri nerede?” dedi, aradı yüreğe.
Derdine Derman Sandıkların
Derdine derman oldukların,
Bir gün gelir sana dert olur, dikkat et…
Gözyaşını silerken elleri,
Belki de hançer olur yarın,
Derman Olmak
Kimine dert olduk, kimine derman,
Kiminin yoluna ışık, kiminin karanlıkta kalan.
Kiminin derdini yuttuk sessizce,
Kiminin elinden tuttuk, düşmesin diye.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!