Aci suyunu atar birden desilince ir
Kaynar suya girince bedenden dokulur kir
Bir tebessume karsin verecegin selamla
Bakidir yerin bende gonul sarayima gir
Evel kurban kesilir fakir fukara yerdi.
Akıllara düşmezdi eti saklama derdi.
Bir ateşin korunda tütsüyle yandı beden
Yandı yandı tutuştu kavrulan bendeki ben.
Kurulmazmis kim demis ev ustune ev kurduk
Akrabayi kusturduk komsuluktan dem vurduk.
İnsan elinde kitap evirir çevirir
O var dağlar yaratır dağları devirir
Dokuz ay karnında taşır bir ömürse sırtında.
Tüyden hafif gelirsin sarılınca ardına
Örümcekli beyinin örümcekli ağları
Geri geri götürdü yakalanan çağları.
Garip Kerem misali dağı taşı aşan
Sayende onulmazca aşka bulaşan
Ve Hanende dolaşan garip halime
Güldün de başın göğe erdi mi gönül
Aşka susadım geçilmez çöle düştüm
Yunus'un kapısında ham iken piştim
Kırk koyun uğruna bir zalıma verdiler
İpek çarşaf üstüne bedenimi serdiler
Ömrümün baharında günahıma girdiler
Varın düğün evine ele kınalar yakın
Gülün oynayın çoşun elde çıralar yakın
Habire ağlamaktan gözümün yaşı dindi
Canıma can katarak damarımda kanımsın
Nefesime ses veren bilinmeyen yanımsın
Gönlümde ilmek ilmek aşkım neşem hasretim
Dünyada varoldukca sen bir tanem canımsın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!