Emekli olduk ki, rahat edelim diye
Yük sırtımızdan inmedi, çekeriz niye
Tuzağa düştük, aldatıldık bile bile
Emekliye çıkmış bir kez, adımız bizim
Ay başı gelmez bir türlü, iple çekeriz
Otuz yıl çalıştın, aldın kefen parası
Zam bile alamasın, oldun yüz karası
Seni yok sayarlar, yok mu bunun arası
Üvey bir evlat gibisin, emekli kardeş
Yaşam denen şey nedir ki, yok tadı tuzu
Elli üç yıldır, damarımda kanı coşturan
Aşk ile, o diyardan o diyara koşturan
Kalbimin içine girip, orada hoş duran
Sensin hayatımın anlamı, canımın canı
Alev gibi aşkla yandım, elli üç senedir
Doğduğun o günden beri, yetmiş sene geçmiş
Şükürler olsun Rabbime, seni bana vermiş
Hak yerini bulmuş, gönüller murada ermiş
Ömrümün en güzel baharı, sensin sevdiğim
Yüz bin kere şükürler olsun, yüce Allah’a
Dost diyerek yaraya, tuz biber bastın
Ülkene mi olacak, senin bu kastın
Hepimiz bir milletiz, olamam hasmın
Sözün bittiği yerse, söyle be dostum
Öyle ağlıyorsam ben, gamsız değilim
Aşkını gönlüme, hançerle kazdım
Tanıştığım günü, kalbime yazdım
Fanı dünyayı, karış karış gezdim
Unutma o günü, unutma canım
Aşk için, samanlık seyran olurmuş
Ömrünü bitirdin, seni görmezler
Oy verdiklerin, kıymetin bilmezler
Hak ettiğin zammı, sana vermezler
Ben ne yaptım diye, dövün emekli
Hakkın alamadın, vurursun dile
Seneler gelip geçti, gönüllerde sel gibi
Bakmıyorsun yüzüme, sende oldun el gibi
Yalnız bıraktın beni, kervan geçmez yol gibi
Yaşım yetmiş üç oldu, doyamadım ben sana
Yaşım ilerledi, ne yapsam çıkmıyor huylar
Yirmi yedi mart, doğum günün geliyor
Rabbe çok şükür, artık yüzün gülüyor
İnan ki yavrum, Rabbim şifa veriyor
Bütün dualarım, hep seninle kızım
Çok çile çektin yavrum, sen yıllar yılı
Akşam olup, gün batınca
Duygulara, gem vurunca
Karanlık, gece boyunca
Düşünürüm, sevdiceğim
Bize böyle, neler oldu




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!