Sevdiğim her şey, yakışır sana
Yalnız yürüme, dert olur bana
Şüphen mi vardır, aşkımdan yana
Yalanım yoktur, sen buna inan
Anlatamadım ki, hiç kimseye
Nerde kaldı, o tatlı diller
Unutulmaz, yaşanan günler
Halimize gülüyor, eller
Yalan mıdır, söyle sevdiğim
Yakın olmaz, asla uzaklar
İnan odur millete, yalan söyleyen
Milletle dalga geçip, gönül eğleyen
Nerde arpalık varsa, çalıp derleyen
Utanmaz milletine, yalan söylüyor
Savcı hâkim bakmıyor, siyaset diye
O melun bakışların, deldi yüreğimi
Elimde değil ki, sarıyor benliğimi
Çok iyi biliyorsun, kimi sevdiğini
Yalanlarına inanan, yalnız ben miyim?
Bilerek yapıyorsun, dokunur kanıma
Sen istemesende, sana bir ömür verdim
Sevgiyi neşeyi aşkı, ben sende buldum
Çektiğim o acıları, kalbime gömdüm
Ne olur anla beni, tut şu ellerimi
Aşkın şerbetini, bensiz nasıl içersin
Tut şu ellerimi, bırakma beni
İstiyorsan eyer, terk etmem seni
Açılınca yolum, dönerim geri
Aç şu yollarımı, geleyim sana
Bülbül gibi konsam, gül dallarına
Arlı’mı arsız mı, sorup bilmeden
Soyuna sopuna, bakıp görmeden
Hırlı mı hırsı mı, sırra ermeden
Bilip bilmeden, tuzağa mı düştük
Soru sorma asla, anlamıyorlar
Ne kadar diretsem de kalbim hep sende
Seni sevmek günahsa, kabahat bende
Aşkın hesabının, sorulduğu yerde
Üç beş cezada sana, yazılsın derim
Yıllarca koştum, takat kalmadı bence
Güldürmedi felek beni, gör ne yaptı
Hep doğru yolu seçtim, pusulam saptı
Tutunduğum her dalı, elimden kaptı
Uçup gitti bir ömür, bir kuş misali
Onca ömrüm geçti, bin türlü acıyla
Sözümü dinleyin, sonucu konuşalım
Gidişat kötü beyler, orda buluşalım
Sefalet kader değil, gelin savaşalım
Dur diyelim bunlara, ülkene sahip çık
Geçmiş tarihinden, nasibini almamış
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!