rüzgarlar senden yana esmiyorsa,
kulaklar doğru şeyleri,
her zaman duyamazmış.
esinti bir fırtınaya dönüşüp,
ortalığı toz duman etmeden,
Güne nasıl uyanırsın söylesene sen
sımsıcak yaz çocuğu gibi tembel
yerinde duramayan
kıpır kıpır bir bahar uyanışı mı,
senin uyanışın?
elinde elma şekeriyle gururlu,
ıslak bahçelerde saklı, bir gonca gül kırmızı..
tenin kokusu gibi, deli çağrışımlar yapıyor
bir sabah erken kalkıp geliver, bitsin bu sızı
gülüne hasret bülbül, bin yıldır güle tapıyor
solgun bir yağmur akşamı yüzün,
son yazın son damlası düşmüş
gözlerine..
yağmurun sesi
gülüşüne uyanmış..
yağmura şarkılar söylüyor gülüşün..
Bir tomurcuk gül gibi,
Açılıp aheste aheste
Uyanmaktasın şimdi sen.
Bir Akdeniz güneşi gibi,
Işıl ışıl doğmaktasın.
Kalbimde bir su gibi,
Herzaman olduğu gibi
bugün de mutluyum inadına.
içimde yükselirken derinlerden bir ahhh! ! !
merhaba parlayan güneş,
merhaba ey bad-ı sabah
mevsimler gelip geçer,
Bir çiğ tanesi olsam yaprağa düşen,
Şebnem deseler adıma.
Gecenin sessizliğini bölen,
Bir ateşböceği gibi kanat çırpsam.
Solusam özgürlüğümü,
Gençliğimi verseler bana yeniden.
Havada yere düşebilmek için çırpınan
Karlar gibi bembeyaz tenin
Ressamın çizdiği bir karakalem çalışmasına
Model gibi duruyor
Dokunulası, ellerin.
“Bekledim de gelmedin” diye yakınıyordu
elem içinde inleyen keman
'gelemezdim“ diye akıyordu yaşları
'sevdiğimi bilmedin“ derken kemanın haykırışı
'bildim de diyemedim“ der gibi,
mahçup dokunuyordu pianonun tuşları
.........................Kanatsız Meleğe
.......................................(O sımsıcak akış olmasaydı
...................................... Bu şiir asla yazılamazdı)
.............................................................................
bir insan hic aski kaybetmez mi? sanki her siirinizde yeniden asik olmuss gibisiz,ve siirleri okudugumda gokkusagini gorur gibiyim her turlu duygunun tadi varr
bir insan hic aski kaybetmez mi? sanki her siirinizde yeniden asik olmuss gibisiz,ve siirleri okudugumda gokkusagini gorur gibiyim her turlu duygunun tadi varr