Çoban ağacın altında
Tüm gün oturur
Bir koyuna
Masal anlatır dururmuş
Koyunda kendini
Dinler bulurmuş
Gün saydıkça
Takvim koparmak yerine
Yarama çizik atar dururum
Hiç bir kalp mekanım olmamış
Haricinde
Kendimi teste tabi tutar dururum
Bir hayal gördüm
Sandım ki aklım değil
Kalbim vazgeçmiş de
Kalmıştık yol ayrımında
Sonra ben uyanınca
Elini buldum avuçlarımda
Sayfalar dolusu
Şiirler yazarken
Daha çok hatırlarım
Söylediğin türküleri
Gönül telimde susturunca
Bu kez de kanarım
Yalnızlık bir selam
Gagasında nağmelerle
Dolaşan bir turna
Beklentili bir bayram çocuğu
Geçmişe duyulan özlemde
Misketleri yutulmuş ama
Güneşim kaybolmuş
Bulutlara sarındığımda dağıtan
Şimdi bulutlarım sensiz
Kalkmayan bir duman
Düştüğümde isterdim
İlk yanımda sen olsan
Bir kırlangıç rüyası saydım
Ufak bir göçle
Kırıldı kanatlarım
Bir tepenin ardında seraptın
İnciler döküldü yanaklarımdan
Bense topladım
Gülüşünü astım aynaya
Papatya mevsimden geçerken
Topladım bir kaç dal
Seviyor sevmiyor
Çelişkiye düşünce
Birde sordum yaprağa
Biraz başım dönüyordu
Sohbetten mi yoksa vapurdan mı
Sen beni sustu say
Düşerken yapraklar
Yerini yağmura bırakıp
Gökyüzünde süzülen
Bir atmacayken yakaladın
En can alıcı yerimden
Kaçmaya da çabam yoktu
Açacağın yaraya razı oldum
İlk önceleri kanıksadım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!