kırıp kapıları çıkarken ardına bakmadan
terkedip gittiğin ben miydim sanıyorsun?
herşeye rest çekip geçerken yolumdan
geride yıkılan ben miydim sanıyorsun?
bir virane şehirde sönen ışıklar
dünya senin gibilere sahip oldukça
hiçbirşeyin değeri olmayacak asla
anlamayacaksın sen beni hiçbir zaman
ben olmayacağım gözlerini açtığın o an
bütün ihtişamınla geçtin devr-i zalim
nice mazlum boyunlar darağacında yaftalı
hiçbir devirde görülmedi böyle mezalim
sizlere dillerde dua 'Lanet Olası'
evlerde rahat yok kandiller askıda
sende büyüyecek misin birgün oğlum?
gözlerindeki o büyü de sönecek mi?
şimdi umut saçan o gülüşün oğlum
birgün bir gül misali solup kalacak mı?
hep çocuk dursan olmaz mı oğlum?
sabır diyorum sebat diyorum
ya rab bu sızıyı dindir diyorum
ömrüme çivilenmiş bu hançerin
paslanmış yükünü sök at diyorum
can kavrulur cehennem azabı
kaybolana bir ses bu
çocukluğumdan sonsuza yükselen
en ucube zamanında hayatın
en umutlu anlarına ithafen
küçük ellerimde kalmış düşler
yaralı yüreğimde kırık bir karanfil...
İçimden geldi yazmak şimdi gözlerine öylesine
Ruhumda çatır çatır çatlattığın şair damarımın
Üzerine bastın sen öpülesi ayaklarınla...
Aslında bir mektubum hiç olmadı
Bir aşk duygusu adına...
Şiirlerim dışında ise sözlerim
Sabah erken vakit
Hani kuş cıvıltıları karışır
Her sese zamana ve hayata
Koşuşturmalar dolanır etrafında
Bitmez bir yığın hengameler sürüsü...
Hep bir acele vardır ayak uçlarında
Küçük kırıntılar var hayatımda
Kuşlar misali, pencerelerden toplanmış
Ayrı bir burukluk, her birinin adında
Benim yaşamım, Anka gibi masalmış
Varmışım, yokmuşum, kimse bilmemiş
özrü var mı bu işin bir şekilde?
gözyaşında dünya döner oğlum
bir damla akar da yere düşerse
alem feryada deryadır oğlum
güller yaprak döker diken büker
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!