Rüzgar yüzümü okşarken;
Ruhumun
Ufuktaki yansıması
Gün batımı,
Sahilde,
Yalnızlığı
Dalgaların,
Sabah melteminin
Huzurunu özlemişim
İstanbulun
Kirletirmiş akşamlarından
Kaçmaya mecburdum
Sonbahar,
Benim mevsimim…
Poyrazın taşıdığı
Gölge rengi bulutlar
Doğanın son çırpınışı
Güneşe son yalvarış
Ve gece
Yerini güne bıraktı…
Erken saatlerde
Sadece
Kumruların sohbetlerini dinleyecek
Mahmur sokakları İzmir’in
Önce fırtına çıktı,
Yıldız – karayel esiyordu rüzgar
Daha anlamadan ne olduğunu
Tipinin ortasında kaldım
Göz gözü görmüyordu…
Bir sen
Bir ben
Bir kadeh rakı
Atamın şerefine içtiğim;
Tek gittiğim
Bir on kasım akşamı
Alelade bir gün;
Yüzümde
Ruhumun renksizliği,
Adımlarım
Her zamankinden yavaş,
Bilirim
Gölgelerde nöbet vakti;
Füme gri pardesüm
Gözlerim aydınlıkta
Artık daha karanlık
Bir köşede
Daha sessiz
Her şeyi planlıyoruz
Yerli yerine koymak için;
Ne kadar da çok zaman harcıyoruz,
Mühendis usulü milimetrik hesaplara
Takılıyoruz...
Gelip Gidiyorsun
Gelip gidiyorsun…
Gözlerim
Aslı kalıyor güzelliğine
Sırtımdan aşağı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!