Şiirler yazdım şairce,
Duygu ve düşüncelerimi anlattım kendimce.
Kimi,bunlar şiir olur dedi;
Kimi,dedi olmaz...
Mevsim sonbahardır ey gönlüm
Nasıl yazarsan yaz!
On ikinci gecesiydi Rebi'ül Evvel'in
Doğdu âlemlerin nûru Muhammed'ül Emin.
Bir müjde yayıldı pazartesi gecesinden
Parlıyordu güzel yüzünde nûru Âdemin.
Balkona ektim domates,biber,patlıcan...
Hepsi de çok sevimli,çok tatlı birer can.
Su verirsen canlanır,açılır yaprakları,
Vermezsen uykusu gelir,kapanır göz kapakları.
Seversen yüzlerinde güller açar;
Millet devlet için; devlet millet için değil,
İtaat et,olma sakın devlete isyankâr.
Rahatça binsin sırtına eğil,biraz eğil
Devlet efendidir,millet devlete hizmetkâr.
Babadır devlet,ister döver isterse sever,
Ah,ne güzeldi yalnızlık!
Üstümde yorgan,
Başımın altında yastıktı.
Birlikte gezer,birlikte tozardık.
Birlikte şiirler yazardık.
Bazen sohbet,bazen kavga ederdik
Nedense her şey üstüme geliyor bugünlerde,
Bugün deniz de üstüme geldi dalga dalga.
Gelen her dalga göğsüme çarpıp parçalandı.
Bakmayın duygusal olduğuma,yüreğim sağlamdır benim.
Dalgalara nasıl karşı konulacağını bilir yüreğim.
Bir martı gördüm denizin gözünde bugün, mavi…
Severim sabahları oldum bittim.
Güneşten önce uyanıyorum.
Seher vaktinin ilk ışıkları …
Gün doğmadan önceki kızıllık,
Muhteşem duygular uyandırıyor bende.
Açıyorum her sabah penceremi,
Sevgi tohumu ekiyorum yüreğimin rahmine,
Sevgi çiçeği doğuruyor yüreğim alabildiğine...
Sevgiden elbiseler dikiyorum bedenime.
Giyiyorum sevgiden elbiselerimi,
Takıyorum sevgiden kanatlarımı,
Uçuyorum,uçuyorum ufuklar ötesine...
Aynalar; gülersen güler,ağlarsan ağlar,
Silemezsin,akar gözünden damlalar.
Görmez ölüler; ama görür birgün sağlar,
Gösterir gerçekleri birgün aynalar.
Çaktırmadan gizli gizli yesen de kakayı,
Bazen kızgın çöllerde kavurucu bir güneş,
Bazen de karda sıcacık bir ateş gibisin.
Bazen dudaklarıma dokundurup içmeye
Hazır, dumanı üstünde,tavşan kanı bir çay;
Bazen, keşfedilmemiş bir okyanus gibisin.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!