Bir çay sevdasıdır diye, tuttururum türkümü,
Hiç kimseler, anlamasın diye gerçek ülkümü.
Bir çay sevdasıdır diye, uzar gider sözlerim,
Sözler masaldır, gerçeği ise anlatır gözlerim.
Okudum sizin yazdığınız tüm şiirlerinizi,
Anlamaya çalıştım dünya gerçeklerinizi,
İnançla, hırsla yazmışsınız düşüncelerinizi,
Duygulandım okurken yazdığınız sözlerinizi.
Yinede çok isterdim sizin yaşınızda olmayı,
Davacıyım arkadaşım senden,
Gülmüyorsun ne gördün benden,
Duruyorsun karşımda hiç gülmeden,
Söyle nedir seni böyle kahreden.
Ben mi konuşacağım her seferinde,
Girme bir daha rüyalarıma,
Âmin demeyeceksen dualarıma.
Çık artık rüyalarımdan,
Zehirin atılsın damarlarımdan.
Neydi benim günahım, bilemiyorum,
Bir türlü seni aklımdan, silemiyorum,
Küstüm hayata, bir yere gidemiyorum,
Seni aklımdan, bir türlü çıkaramıyorum.
Belki de, benim kaderim böyle yazılı,
Bir gece oturdum, çınarın dibinde,
Yapayalnız tek başıma, şişem elimde,
Düşündüm taşındım, acaba hata kimde,
Sende miydi bilmiyorum, ama belkide bende.
Altında, çok oturmuştuk ikimiz,
Çok isterdim bu gününe bende gelmeyi,
Sana uzun ömürler, mutluluklar dilemeyi,
Çok darbeler yedik unuttuk artık sevmeyi,
Küskünüm hayata sevmiyorum yalnız gezmeyi,
Allah nasip etsin daha nice 19’lara girmeyi,
Çaresi yok, benim bu çaresizliğimin,
Çaresizlik içinde biten gençliğimin,
Sevgimden bile haberi yok sevdiğimin,
Aslada bilmez ne anlattığını dizelerimin.
Çarelermi tükendi, yoksa ben mi bulamıyorum,
Aydınlanır gibi oldu dünyam, seni görünce,
Hayata tekrar ısınıp sarıldım, seni sevince,
Elimde değildi tutulmamak, seni görünce,
Ne olur sonum bilemem, sende sevmeyince.
Galiba yine boş hayallere daldım senin yüzünden,
Kutup denizinin güneş görmeyen buz dağları,
Sen serinletebilir misin, yanan bu sevdalıları,
Tekrar bağlayabilir misin, kopan bu bağları,
İyileştirebilir misin, bu kalbi yaralıları.
Cevabını ver bütün bunların kansız buz dağı,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!