Yalnızlığıma dem vuran bu mavi panjurlu pencereden, akıp giden hayatıma baktım.
Saksıda büyüttüğüm papatyalar solmuş. Oysa ne umutla ekmiştim onları...
O vakitler bu pencere yalnızlığıma değil, yaşam sevincime açılırdı. Papatyalar o sevince ortak coşardı.
Lakin pencere yalnızlığıma, saksı kuruyan toprağa mahkum nicedir. . .
İçtiğim çayın bile tadı yok.
Haritalar her zaman uzaklığı göstermiyor.. Mesafelerin kilometrelerle ölçülmediğini öğrendiğim günden beri yalnızım ben aslında.
Haritada kalan o uzaklık sadece gözü yorarken, yanı başında duran o uzak mesafe en zor olanı; 'gönlünü yoruyormuş insanın' ..
Dağların dorukları dumanlı olur
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz
Devamını Oku
Geriye dönmez savaşçılar...
Fırtınayla yıkanmıştır ömürleri
Karla yıkanmıştır yüzleri...
Bu yüzden asla vedalaşmaz
Şiirinizi
beğeniyle okudum
Yüreğinize sağlık...Kutluyorum.
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta