Hasret kaldım gül yüzlü câna
Cânda emanım cânım efendim
Yakar kavurur beni âşkın töresi
Dinde îmânım serdar'ı cânım efendim
Esirgeme benden ol rahmetini
"HATIRALAR "
Eski püskü hatıralar köşemde
Kırık dökük kalmış masanın üzerinde
Ne bırakır peşini ne bakar yüzüne
Gece gündüz düşer seninde peşine
Seni düşüne düştüm hayâlin peşine,
Geceler boyandı sensiz ateşine.
Bir nefes oldun, dolandın içime,
Aşkla çağırdım seni her bir şiire.
Gözlerin göğsümde açan bir bahar,
Bahçemde esen hazin sonbahar'ın
Al bu canım al senin olsun
Gülmeyince bahtım ümitler tükenince
Yık bu cihanı gül senin olsun......
Neyleyim ben bu cihanı yârım olmayınca
Tutulmuşum mujganına ya Hazret-i Pir
Şemsü cihan çerağına ya Hazret-i Pir
Okuruz ismini devri felekten ya Hazret-i Pir
Bu yolda şah leventiz, ya Hazret-i Pir
Her iş asân olur aşkı muhabbet ile
Bülbül şakıdı gonca'yı fırkat ile
Çıkmaz hıcabımdan arifin yolu
Kandedir mülkü melamet izzet yolu
Tarik-i aşka girdim gelmez beyâna
Her bakışta bir nazarsın sen
Subutu sûrette vechullâhimsın sen
Suret sanma gördüğüm cemâli
Mânâda diyari mülkü bekâsın sen
Ne renk, ne şekil, ne çizgi kaldı
Hey erenler, yine bozuldu bendim,
Aşk oduyla yana yana tükendim.
Bir nazarın yeter, bir himmet eyle,
Serden geçtim, sırr-ı cana yöneldim.
Meyhâne gönlümde kurulu tahttır,
Hüsnünle gönül mülküne sultan görünür,
Aşkınla gönül derdime dermân görünür,
Her demde tecellî ile irfân görünür,
Meydâna çıkan sırr-ı nihânım sensin yâr
Gözümde hayâlinle açar güller-i ter,
HÜZÜN
Hasreti katık ettim özüme
Ayrılık ne zormuş be üstat
Çaresi bulunmaz gönül hâlime
Döküldü yapraklarım sonbaharım'da
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!