Rüzgârın unuttuğu bir ismin gölgesindeyim;
Toprağın nabzı titriyor içimde.
Bir mermerin soğuk alnında
sonsuzluğa açılan çatlakları dinliyorum.
Makber…
Hem bir kapı, hem bir kör kuyudur;
gideni saklar, kalana sorar:
“Sen hangi zamanın yolcususun?”
Küllerle aydınlanan bir gece gibi
insan da kendi karanlığından doğuyor aslında.
Anlıyorum ki, ölüm bir perde değil—
varoluşun en çıplak aynasıdır.
Burada nefes, taşın içine çekilmiş;
yıldızlar bile daha ağır yanıyor.
Ben ise her adımda
kendi hiçliğime biraz daha yaklaşıyorum.
Ey sessizliğin kutsal eşiği,
bir gün ben de düşeceğim bu derin uykuya.
Fakat bilirim:
Son nefes, başlangıcın ilk hecesidir—
ruhun kendi sonsuzluğuna attığı imza.
Ve makber,
yalnız ölüye değil,
soran kalbe de rehberdir.
Sinan Bayram
Sinan BayramKayıt Tarihi : 13.12.2025 13:12:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!