Makale - Misafirliktir Şiir Yorumculuğu

Yılmaz Örmeci
645

ŞİİR


42

TAKİPÇİ

Makale - Misafirliktir Şiir Yorumculuğu

Değerli dostlar;

Anadolu’nun en ücra köşesindeki en fakir bir evin kapısını çalıp misafirliğe gittiğinizde bile sizi hoş karşılarlar, el üstünde tutarlar.

Evin kızı varsa mutfakta çayı demler, misafirler için ayrılmış, tertemiz ince belli bardaklara özenle koyar çayı, şekerle birlikte tepside saygı ile “Buyrun” diyerek sunar.

Misafirliğin de, ziyaretin de kısa olanı makbuldür, misafir de bunu bilmeli.

Ben şiir yorumlarını da buna benzetiyorum en çok.

Mahalleye yeni taşınmışsınızdır, size hoş geldin diyerek hediyeler verip güleryüz gösterirler. Bazıları ise uzaktan bakar, şüpheyle takip eder sizi.
Birkaç gün sonra siz de başlarsınız hani “İade-i Ziyaret” derler ya, gelenleri kapı kapı dolaşırsınız, konuk olur, birlikte yer içer ve sohbet edersiniz.
Arada hiç gelmeyenlere de gidersiniz.

Zamanla bu ziyaretler karşılıklı ve sıralı olmaya başlar, gelmeyenlere tekrar gitseniz de size hiç gelmeyene bir daha gitmek istemezsiniz.

Misafirlerin çocukları eşyalarınızı kırıp dökse de hoş karşılarsınız, annesinin kızgın bakışlarını çocuğun üzerinden alıp başını okşarsınız, “Çocuktur, olur böyle şeyler” dersiniz.

Şiir ziyaretleri de bunun gibidir. Antoloji.com’da bir şiire yorum yapıp geri dönüş olmuyorsa, sizin yazdıklarınızı okumuyor, değer vermiyorsa bu tek taraflı ilişkiyi daha çok sürdürmek istemezsiniz.

Ya da en küçük bir eleştiriyi bile hoş görmüyorsa, eserine müdahale gibi algılıyor ve size sitem ediyorsa yine kopar ilişkiler.

Zamanla bu şiir ziyareti ve yorum ilişkileri “Al gülüm, ver gülüm” e döner. Aynı kişilerin şiirleri belirli kişilerce okunur, yorumlanır, kibar ve nazik teşekkürler, iyi dilekler dışarıdan bakanlar tarafından kıskanılır, hor görülür, küçümsenir.
“Efendim, benim şiirlerimi okumuyorsunuz, hep aynı kişiler aynı kişileri okuyup yorumluyor, körler sağırlar birbirini ağırlar, bozacının şahidi şıracı” gibi sözler de söylenir.

Bu haksız ve yersiz eleştirileri hiç hoş karşılamıyorum. Kimsenin şiirini okumayıp yorumlamayan, kendi yazdığı şiirleri yorumlayanlara teşekkür bile etmeyen, geri dönmeyen birisi bunları söylememeli bence.
Sosyal ilişkilerde hatta uluslar arası ilişkilerde Karşılıklılık (Mütekabiliyet) esastır.

Hiçbir ilişki tek taraflı sürdürülemez. Karşılıksız, sonsuz aşklar dışında tabii.
Bugün ve şu an itibariyle 226 sayfa dolusu (tam olarak 5667 adet) yazı, şiir, eleştiri ve yorum göndermiş biri olarak bunları söylemek ve yazmak benim hem hakkımdır, hem görevimdir. Siz de kendi sayfanızdan giden yorumların sayfa adedine ve sayısına bir kere bakmanızı arz ve rica ediyorum.

Şiir sunumları yukarıda bahsettiğim Anadolu evlerinde misafirlikteymiş gibi ölçülü ve saygılı olmalı, yazım ve imlâ hataları varsa düzeltilmeli, okuyup yorumlayana olumsuz eleştiri de olsa teşekkür etmeli, misafirlikte de fazla durmamalı, yorumlar kısa ve öz olmalı. Yorumlayanlara da karşılık olarak şiirini okuyup ziyaret iadesinde bulunulmalı. Benim düşüncelerim bunlardır.

Uzun da olsa yazdıklarımı hoşgörü ile okuyacağınızı ümit ediyor, sizlerden anlayış ve özveri bekliyor, hepinize sevgi, saygı ve selamlarımı sunuyorum.

Yılmaz ÖRMECİ
Ankara, 04.02.2017, 12:10

Yılmaz Örmeci
Kayıt Tarihi : 4.2.2017 12:52:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Nurhayat Nalçacı
    Nurhayat Nalçacı

    Güzel bir konu, yalın, içten bir dil ile ele alınmış. Kutluyorum, saygılar.

    Cevap Yaz
  • Mine Kul
    Mine Kul


    Makalenin başlığı yerinde ve oldukça güzel bir benzetme, aslında bu makalenin ardından söylenebilecek tek şey teşekkür etmek olur...

    Hepimizin adına burada yaşanan sorunları gözlemleyip dile getirdiği için, ben kendi adıma çok teşekkür ediyorum, emeğinize sağlık kutlarım saygılar...

    Cevap Yaz
  • Gül Başpınar
    Gül Başpınar

    Hay sizin de ömrünüze bereket sevgili Yılmaz Örmeci…

    “Al gülüm, ver gülüm!”

    Daha güzel anlatılamazdı bu fasaryanın düzeni… Ya da düzene sokmaya çalıştığımız düzensizliği…

    Dehşet içinde izliyorum çoğunlukla, dün dost olanlar bu gün düşman, dün var olanlar bu gün yoklar. Dün yanınızda sizinle yürüyenler, şimdi size mesafe koyar olmuş. Yanlış var mı bu işte? Elbette yok!
    Herkes yerini bilmeli… Bilmiyorsa, bildirilmeli…

    Mesela, bence gruplara çok fazla iş düşmekte bu konuda… İnsanların en rahat şekilde etkileyebileceğimiz yerler gruplar…

    Nasıl mı?
    Antoloji ve grup düzeni öğretilebilir, beklentiler aktarılarak, bu iş yapılacaksa böyle yapılmalı mesajı kesinlikle verilmeli… Hatta biraz abartacak olursam, bunun için gruplarda hedef üye için toplu kararlar alınabilir… Yani demek istiyorum ki, toplu ödüllendirme veya cezalandırma…

    Kimse kalıcı değil!

    Peki, önemli olan ne?
    Kaç şiir paylaşmışsın?
    Kaç kişi listesine almış?
    Kaç kişi altına yorum yapmış?
    A Listesinde kaçıncı sıradasın?

    Yok, böyle bir şey… Bence olmamalıydı böyle bir alış-veriş düzeni…

    Şimdi ben kendi adıma öz eleştiri yapacak olursam demeliyim ki;

    Tabi, Sevgili Yılmaz Örmeci’den anlayabildiğim ve alabildiğim öğüt ve önerileri için baştan çokça “teşekkür” etmem gerektiğini söyleyerek…

    Kısa ve öz yaz… Uzatıp da sıkma…
    Bir gel, iki gel… Üç beş her neyse, ben gelmiyorsam, gelme artık sende…
    Sonra dönüp, kesinlikle demeliyim ki…
    Karşıyım ben bu “al gülüm ver gülüme”

    Yeni seslere, yeni yüzlere ulaşmalı artık… Onlar bana dönmemiş, ne fark eder ki, ben o anın duygularını paylaşmaktan mutlu ayrılırım sayfalardan…

    Aynı çemberin içine hapsedilmeye çalışılıyormuşuz gibi geliyor bana…

    Antoloji geçmişim kadar eski ve sizler kadar da vakıf ve aktif değilim ne yazık ki… Bu “NE YAZIK Kİ” sözümde kaçırdığımı düşündüğüm ve hissettiğim güzellikler adına…

    Daha önce de dediğim gibi, Öğretmen olmalıydı Sevgili Yılmaz Örmeci…
    Hani ona neden komşum deme sebebimin sadece komşu şehirlerde olmamız olduğunu unutsa da…
    Kesinlikle iyi bir öğretmen olurdu…
    Aynen, iyi bir yazar olduğu gibi…
    Bir önceki yorumumda da bahsettiğim gibi…

    Sevgili Yılmaz Örmeci…
    Sadece iyi bir yazar ya da şair değil…
    İyi bir uyarıcı… Bu işi yapmasını da biliyor… Satmasını da…

    Sayende bu düzenin sırrını bir kez daha gördüm, sevdim mi, sevmedim mi, o da bende kalsın…

    Nicelerine inşaAllah…

    Selam ve sevgilerimle…

    Cevap Yaz
  • İbrahim Kavas
    İbrahim Kavas

    yarım elma, gönül alma hesabından gibi. Az ya da çok, yeter ki gönülden olsun, değil mi? Aynen katılıyorum düşüncelerinize.

    Cevap Yaz
  • İsmail Sağır
    İsmail Sağır

    sanal alem dedikleri bu ortamdan çıkıp gerçek arkadaşlıklar kurduk bazı şairlerimizle... lakin ben de çok hoşlanmıyorum çocuk gibi küsmelerden... karşılıklı biraz daha olgun olmalıyız diye düşünüyorum... güzel değerlendirmeniz için çok tşk ederim yılmaz bey, saygılar

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (6)