Ne istersin söyle cananım benden,
Ben senin nazını çekemez oldum.
Ellere gül oldun bana da diken,
Ben senin hazını alamaz oldum.
Sürüyüp ardından götürdün beni,
Bu kadar çabuk mu bitecekti herşey?
Bu kadar çabuk mu gidecektin?
Çarpıp kapısını tozpembe hayallerimin.
Şİmdi ne yaparım ben
Sensiz bu sarı odalarda?
Tiryakisi olmuşken bedenim varlığının,
AH BENİM ONALTI YAŞIM;
ON ALTI YERİMDEN YARALANIŞIM.
ÇOCUKLUKTAN YETİŞKİNLİĞE ATLAYIŞIM.
AYRILIKLARLA İLK TANIŞIKLIĞIM,
YOKLUĞA SELAM ÇAKIŞIM
GURBETE İLK MERHABA DEĞİŞİM
Ne güzel ozlemlerim var,
Bir görsen sende çok icerlenirsin;
Şöyle gelip otursan yanıma,
Demli bir çay kıvamında anlatsam sana.
Teline vurdukça ağlıyor sazım,
Kara kışa döndü baharım yazım,
Dinmiyor inan ki kalbimde sızım,
Bağrımda yanar tütersin yarim.
İkrarım var sana hiç unutmadım,
Dışarda sarı bir sonbahar vardı,
Son bahar uğultuları camları yalardı.
Biz bağrışarak tartışıyorduk,
Sonbahar uğultusunu hiç duymuyorduk.
Bu nasıl darbeydi vurdun sırtımdan?
Söyle şimdi sana neler edeyim?
Gönül çiçeğimdin baba yurdumdun,
Söyle şimdi sana neler edeyim?
Dağlarını delip düzmü edeyim?
Bir bağa girdim ki güller dizili,
Güllerin her biri dünya güzeli,
Hele içlerinde birisi var ki;
Ne pembesi, beyazı ille Sarıgül
Güneş bile karşısında kararır,
Bir türkü dolandı dilime,
Nerden düştü bilmem.
Gecenin bir yarısı,
Yalnızlığın tam ortası,
Sigaram ve ben,
Aramızda yalnızca duman var tüten,
Burası Metris;
Dibi yok sanki, koskoca bir dehliz.
14 adımlık kısacık voltalar atarız,
Öyle kocaman kocaman hayaller kuramayız,
Küçücüktür dünyamız.
Nadirdir güler yüzümüz,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!