Ben bir çocuk, ben bir öğrenci
İmrenirdi bize yaşlısı genci.
Çünkü, mutlu bir yuvamız vardı,
Anne baba paylaşırdık sevinci.
Ama birden dünyamız yıkıldı.
Kabına sığmayan annem,
İlkokul, ortaokul, lise,
En önemlisi üniversite,
Unutmayalım, birde KPSS
Siz ey çocuklar ve gençler,
Çalışarak yoruluyorsunuz,
Ya biz büyükler,
Yaşlılık,
Ah şu yaşlılık
Ne kadar zor geliyor,
Elden ayaktan düşüp,
Çoluk çocuğa bağımlılık
Hayatın ahirinde zoraki,
SANAL YASİN ARARKEN
Ecel kapıda anne, baba can çekişiyor
Menzil görünüyor lakin gidilemiyor
Masumca yavrusunun gözlerine bakıyor
Belli ki dertlere şifa olan yasin bekliyor
Ama yavrusu da çaresiz, çünkü bilmiyor
Bugün pazar herif, çocuklar da evde
Güzel bir ıspanaklı pide yaptıralım mı?
Olabilir hanım, çoktan yemedik bilirsin
Ben içini hazırlarken, sende hazırlan istersen
Kalabalık olur, sıra beklemezsin erken gidersen
Hanım çocukları uyandırıp ta tepsiyi bi göstersen
Henüz bilgisayarlar yoktu
Bir daktilo bir memura çoktu
Ama işlerden de şikâyet yoktu
Şimdi işler bitmiyor müdürüm
Gömleğin kolu killenmesin diye
Türkiye’nin Mega Kenti, İstanbul.
Taşına, toprağına altın denmiş,
Nimeti de, külfeti de berabermiş.
Bu sebeple olsa gerek,
81 İl’i bağrına basıp,
Misafir eylemiş. Ama,
Acı acı geliyor trenin sesi
Zeynep’e sardı köyün hevesi
Kuşa yapsan da altın kafesi
Nerede benim vatanım diyor!
Bayram gelince sokaklar tenhe
eş eşe,
personel işe,
şikayet müfettişe,
okul eğitim yöneticisine,
eğitim yöneticisi milli eğitime,
milli eğitim, bakanlığa nikahlı
Dedim:
Koyunbaba köprüsünden geçmişe,
Gürleyikten soğuk su içmişe,
Kandiber kalesine çıkmışa,
Benziyorsun yiğidim,
Söyle nerelisin?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!