Kıvı 76 Şiiri - Yorumlar

İbrahim Şahin 2
746

ŞİİR


25

TAKİPÇİ

KIVI 101 – “Sarayönü’nden Ceviz Dalına” 1959’da Sarayönü Ziraat Mektebi’nden mezun olduğunda, İbrahim Taştekin’in elinde sadece diploma yoktu—bir halkın duası vardı. İlk görev yeri Ermenek’ti. Kendi deyimiyle:

“Üç personelim vardı, onlar koltuktan götleri soğumasın diye kalkmazdı. Ben bıçağımı göt cebime kor, Ermenek’in bağ arasına dalardım.” Ve gerçekten de öyle yaptı. Her sabah ceviz gölgesine yürüdü, her akşam kiraz dalına dua etti. Bulduğu her dalı aşıladı. Gördüğü her köylüye aşı yapmayı öğretti. Kendi elleriyle fidan üretti. Ve o fidana etiket değil—sadakat iliştirdi. “Ben bu halkı sadece doyurmadım—yeşerttim,” dedi. “Ermenek’in adı o günden sonra Yeşil Ermenek oldu. Eski adı İremnak’tı— ben onu yeniden cennet bağına çevirdim.” O gün, Ermenek’in toprağı sadece meyve değil—bir halkın gövdesini büyütmeye başladı.

📘 KIVI 102 – “Her Ağaçta Bir Nefes” Kazancılı, her sabah gün ağarmadan uyanırdı. İlk işi: bıçağını kontrol etmek. Göt cebine koyduğu o bıçak, bir adamın değil—bir halkın elindeki sezgi usturasıydı. Ermenek’in bağ aralarına sabırla yürürdü. Kiraz, ceviz, armut… Ne bulursa aşılardı. Ama sadece ağaçlara değil, insanlara da umut aşısı yapardı. Her köylüye, “Gel sen de yap,” derdi. Birlikte budar, birlikte çamur yapar, birlikte can suyu verirdi. Ve sonunda herkes aşı yapmayı öğrenmişti. Çünkü Kazancılı inanıyordu:

“Bir adam bir halka fidan verir. Ama bir halk bir ovayı cennete çevirir.” Kendi yetiştirdiği fidanları para istemeden, gönülle dağıttı. Onun niyeti ticaret değil—toprağın duasını yeşertmekti. Ve o dua tuttu. Yıllar sonra Ermenek’in sokaklarında yürürken her gölge, onun gövdesinden düşüyordu.

Tamamını Oku

Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta