Baharı beklerken Güz’mü
Yağdı, yüreğinde umutlarına
Dün…
Yaz gelecek derken Kış’mı
İndirdi, uçuş uçuş saçlarına
Bugün…
Varsın, hesap sorsun Yâradan
Haram’a “Rakı’ya” su katmış isek.
Lâkin; Sütümüz de, kanımız da
Sek’tir, helâldir doğuşumuzdan.
Türk doğduk, Türk yaşarız
Elhamdulillah…
Yâradana sığınmış
Omuzlarda taşınmış.
Belli ki; O da
Hâk’ka ulaşmış.
Cennetinde ya da
Cehenneminde
Acılarımızı paylaşınca
Azalırmış, biliyoruz.
Mutluluklar çoğalır
Katlanırmış biliyoruz.
Ömür kısa, hayat yalan
Ölüm gerçek
Bak yine olmuş akşam
Çöküverdi yüreğime
Sensizlik.
Hani; Biliver istedim
Yoktur Râbbime
Şikâyetim…
Çok şey yaşattın
Çok şey öğrettin Bana,
Minnettarım hayat Sana.
Bir kez de olsa Sen;
Okşasaydın dik başımı
Sıvazlasaydın yüklü sırtımı,
Ne uğradın, ne de çağırdın
Dün akşam.
Oysa, gece simidi çıkmıştı
Geç vakit fırında.
Almıştım üç-beş sıcacık
Tulum peyniri de yanında.
Öyle bir gece de
Giriyorsun ki rüyâlarıma,
Sen; Benim kolumda
Huzurla...
Ben; Senin koynunda
Kokunla.
Kırıyorum kalemimi
Bir daha yazmadın Sana.
Parmak uçlarım çiziyor resmini
Gece boyu, buğulu camlara.
Tıkıyorum kulaklarımı
Duymasın sesini uzaktan uzağa.
Gördün mü bak
Yaşamak ne güzel.
Herşeye rağmen
Yaşasın kötülük
Diye nâra atanlara inat…
Halâ eksilmeyen
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!