🌾 Bölüm 1: Gızın Budakla İmtihanı
Yıl: 1930 Yer: Kazancı Köyü Karakterler: Gızlar, Budaklı Ağaç, Püse Nine
Güneş tepedeydi. Gızlar dut ağacına çıkmış, hem yemiş hem gülüşmüş. Bir tanesi – adı Zeliha – daldan kaydı, “cık” diye düştü. Ama düşerken bir şey oldu… ağacın budağı, Zeliha’nın amına saplandı. Köyde hastane yoktu, doktor yoktu, ama Püse Nine vardı.
Püse Nine: – Gızım korkma, ben buna püse sürerim, sabaha iyileşirsin. – Bu budak senin kaderin, ama püse senin şifandır!
Nine, evden bir kavanoz çıkardı. İçinde ne olduğu belli değil: Biraz koyun yağı, biraz kekik, biraz da “sır” dediği şey. Zeliha’nın yarasına sürdü, dua etti: – “Budak giren yerden çıkmaz, ama püse girerse çıkartır!”
Ertesi gün: Zeliha yürüyordu. Hafif yamuk ama gururlu. Köyde herkes konuşuyordu: – “Zeliha’ya budak battı ama püseyle dirildi!” – “Püse Nine olmasa, köyde kimse doğmazdı!”
✨ Hikâyenin Sonu
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık




Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta