Bir yiğit tanıdım gönlümü çaldı
Sohbeti tatlıydı,şekerdi,baldı
Ardında bir türkü,bir resim kaldı
Gözümden yaşları döktün de gittin.
Üzüntü,sıkıntı,elem bilmezdin
İHANET
Hayret ki hem ne hayret
Şu manzarayı seyret
Beyinlerde fırtına
Vicdanlarda hararet
Kalp gözü görmez olur
Dün de yanından geçtim hasretle baktım sana.
Bir fatiha okuyup diledim Hak’dan rahmet.
Kim bilir nice garip,nice veli padişah.
Hepsini de koynuna aldın Karacaahmet.
Her cana tek umut olan sevgili
Bana da bir umut ver ne olursun
Kurbanım ayağın bastığı yere
Yoluna beni de ser ne olursun
Gözlerde umutsuz yarına bakış
Düşünce, düşünce çıkmaz sokakta.
Bir ömür yalanla itiş ve kakış.
Gerçek ufuktaki nurdan konakta
O konak ki bize bizden de yakın
Hasretin gönlümü yakar durur da
Doyasıya seni saramam Gül’üm.
Susuzluk canıma tak der vurur da
Senden başka pınar aramam Gül’üm.
Goncaydın dalından derdiğim zaman
Gökkuşağı döner de bir gün senin rengine
Gülümsün, gülşenimsin, aman Gül’üm solmasın
Lalezarım, özenle elim değdi tenine
Gülümsün, gülşenimsin, aman Gül’üm solmasın
Ne kışlara kanarım, ne baharı beklerim
Günahkar gözlerimden boşalsın kanlı yaşlar
Gölgelere bürünüp kaybolayım boşlukta.
Karanlığın içinden uzansın kesik başlar.
Bir sel gezdirsin beni geceleyin taşlıkta.
Günahkar gözlerimden boşalsın kanlı yaşlar.
Geçen zaman peşinden koşayım yalınayak.
Giderken bekle beni döneceğim demiştin
Gelmedin yıllar oldu saymadın mı güzelim
Seher rüzgarlarıyla haber saldım peşine
Saldığım haberleri duymadın mı güzelim
Seninle ayrılanlar geçen yıl yurda döndü
Damarımız da kanı
Fatih’lerden almışız
Hakkın verdiği canı
Hak yola adamışız
Mümin olup Mevla’ya
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!