Ağlaya ağlaya yazdım seni
Kelimeler tükenmiyor
Seni sevmiyor sevmiyorum ki
Seni sevmiyor
Bu ibadet
Bilmiyor bilmiyorum ki
Gelir yine aklıma
Eskilerden kalma bir kaç iz
Bırakmadım gönlümde
Sana ait ne bir anı ne bir söz
Kalmadı derken
Düşer yine ılık gözyaşım
En güzel masalları satıyorum, almaz mısın?
Birkaç rüyanı anlat bana,
Yoksa uyuyacak mısın?
Gir koluna sevdanın,
Sevgiyi aldatacak kadar yalnız mısın?
Şehre yıldızlar küsmüş
Bu gece bulut olmak vardı
Sen diye başlanmamış güne armağan
Yağmak vardı pervasız
Öfke sindirmek için alınmış kaşlarından
Bozmak savunmalarını
Nerden bu yaş
Gözlerime ait değil
Donmuş bir kalp
Kar altında çiçek gibi
Bilmediğin bir ezgidir umut
Bugün rüzgâr güneyden,
Geçmiş bin yıl izlerinden,
Eser esmez,
Belki belli belirsiz,
Bir ürpertiydi ağlatan,
Şaşırır kendine insan bazen,
Gönlümü dipsiz bir kuyuya salmışım.
Rüzgarın fısıldaştığı,
Bin bir gece masalıymışım.
Ruhumu yar kokulu güllere sattım.
Savrulmuş her parçası,
O tercihiyle mutlu.
Kalan çıkmaz ne pay ne paydadan.
Tuhaf!
Tut kayan yıldızı.
Tuhaf!
Kaybetmek hiç güzel olur mu?
Arı hayali gördüğüm açmaz gül,
Durmaz giderim sanmıştım.
Yosun bağlamış fayans gönlün,
Düşüyorken anladım.
Belki sen aptal ıslatan yağmur.
Kıskanmak ellerini,
El gözüken ciğerlerden,
Öyle garip ki.
Ne sen ne ben,
Ne de adaklı sözlerim,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!