Her hücremde seni hissediyorum,
Yine seni yaşıyorum İstanbul’um.
Geceye bürünmüş nazlı bir gelin gibi,
Her tarafın kopkoyu bir aydınlık,
Deli saçması gündüzlerden uzak,
Taşına, toprağına ilahi bir nur yağar,
Güneşin ilk ışıklarıyla kirlenene kadar.
Gündüzleri İstanbul yoktur akıllarda,
Herkes kendi kavgasında,
Tezgahlar, dümenler ve insanlar,
Tek tip kurulmuş beyinler,
Yaşıyorum sanılan hayatlar.
Gündüzleri horlanır bu yer,
Kullanılır, sömürülür kirletilir,
Kanı emilir vahşice,
Her bir yanı kırılır dökülür talan edilir,
Çiğnenir öldürülür İstanbul’um, öldürülür,
İstanbul geceleri yaşanır,
Geceleri yaşar İstanbul,
Geceleri hayat bulur,
En kuytu köşesine kadar ağır ağır,
Kan nüfus eder, İstanbul’un,
Geceleri huzur bulur, nefes alır,
Can gelir canına, derin bir oh çeker.
İstanbul geceleri yaşanır,
Geceleri dertleşilir onunla.
Gecelerim İstanbul ve ben,
Sarmaş dolaş gezinirken
Doyasıya, çılgınca yaşamak
Sessiz, sakin asude bir derinlikte
Katıksız solurken benliğimde
Bir kaç sarhoş paylaşmak istiyor
Gecelerimi ve seni,
Ayrılır mıyım ben senden hiç
İmkan mı var ne mümkün
Gün doğuyor yavaş yavaş İstanbul’um
Bak yumdum gözlerimi
Hadi sende yum!
Kayıt Tarihi : 28.4.2005 18:24:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)