İstanbul
Kime ne etti ki birleşmedi yakası
Bir yanı anadoluda diğer yanı avrupada kaldı
İki yaka arasında düğümlenirken boğazı
Sızılar yaş olup aktı gözlerinden,İstanbul'un
Berrak gerdanını kaç denize açtı
Ne sırlar sakladı sularında
Kimler seheri bekledi sokaklarında
Tekne salarken nicesinin ekmeğine,
Nicesini biçare bıraktı
Ey İstanbul! Tarihin silinmeyen izleri
Kah çanların,kah ezanların sesi
Teselli etti,bilmem kaç çaresizi
Ey İstanbul! efsanelerin prensesi
Sen anımsarken gençliğini,
Kıyıların fısıldarken geçmişi
Kaç yalnız kalmışa anlattın derdini
Kimler anlamıştı seni,sonra terketti
Sen değil miydin?
Bekleyen bizi,bembeyaz gelin gibi
Ne zillete düştün de,hiç çatmadın cemalini
Ey İstanbul! Her sahnenin son perdesi
Hangi garında beklettin,kimbilir kaç sevgilini
Hangi rıhtımında,soldu kimlerin kucağında,
Sultan Mehmet'in o çok sevdiği karanfili
Yine de sen,en güzel ziyafetsin ömrümüzün nefsine
Sende; gemiler kuğu,martılar aşık olur
Semaya sende doyulur
Hayat seninle demlenir,balık ekmek sende yenir
Sonbahar seninle güzeldir
Sevdanın en güzel türküsü sende,en içli makam sendedir
Ve geri döner tüm gidenler
Sebebi sen iken,bahane olur bekleyenler..............
24.04.2005/İSTANBUL
Seçil YörükoğluKayıt Tarihi : 28.4.2005 15:05:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

ben de otursam boğaza nazır ben de aşık olur şiir yazarım hale hazır...
tebrikler
TÜM YORUMLAR (2)