İlkbaharda erik ağacı uyanır kış uykusundan
Müjde getirir ilk çiçekleri bize bahardan
Minik bir kuş ses verince dallarından
Erik ağacı gülümser sanki bize bahardan.
Yavaş yavaş kış soluklanınca zamanda
Geceyi unuttuk aşkı verince
Türküler söyledik yâri görünce
Kader ağlarını bize örünce
Yeşil bahar kurur ey nazlı gönül
Eskimiş bir resim
O günden kalan
iki bardak yarım çay
Tahta masada duran
Ne demi gitmiş
Ne de tadı dudaktan
Pencereden çıktım bu gün sokağa
Bağıra bağıra şarkı söyledim,
.........o bildiğin sesimle!
Güneşle konuştum,
Kuşlarla selamlaştım
Tutup sarıldım ağacın dallarına,
Geceler vurdu yüzüme
Sensizliğimi,
Ayrılıklar bitti...
Artık hiç yaşanmayacak
En acısını bende yaşadı
Unutuldum daha ayrılışımızın akşamında
Ne kavuşacağımız zaman ne bir gün var
Kapandı hatıraların kalbimin dört duvarına
Ne gözlerde bir damla yaş ne bir dua var
Ne veda ettim sana ne elveda diyebildim
Her yaz geldiğinde mutluluğum artarken, bir o kadar da endişelerim çoğalıyor. Korkuyorum dağlarımdan yine dumanlar yükselecek diye.
Kimi bilinçsiz, kimi hainlikten, bazen de sorumsuzluk sonucu dumanlar yükseliyor dağlardan.
Bütün gün gövdesini ağaç altında dinlendirmiş, yemiş içmiş, giderken dikkatsizce bırakılan küçücük bir kıvılcımın doğurduğu sonuçlar en acısı olsa gerek.
Yaz gelince bilenir gizlice keskin baltalar, ormanda acımadan kesilir güzelim fidanlar, yılları gövdesinde büyütmüş koca çınarlar.
Karanlık eller de boş durmaz, kimi maden arayacağız der, maden aradığı yer ne hikmetse dünya da eşi benzeri olmayan, ülkemizin hatta dünyanın nefes alıp verdiği ciğerleridir aslında. Eşsiz güzelliğin bizde olmasını istemeyen, ömründe ağaç dikmemiş eller kibriti bırakıverir bir çalı dibine.
Yükselmesin dağlarımdan kara duman,
Sözlerini hiç bilmediğim türküler söylerim
Hiç duymadığım müzik çalınır içimde.
Tanımadığım insanlarla eğlenirim
Olmadığım yerlerde.
Ellerini tutmadığım
Gözlerine bakmadığım
Esince saçlarıma
Bu rüzgarlar,
.............beni tanırlar,
Çocukluğumun rüyalarını savurdular.
Rüzgarda sallanan her yaprak
Onları ne çok sevdiğimi bilir.
Yağmur yağıyor
Eylülün ikindi vakti
Uzandım ıslak çimenlere
Gökyüzünde telaşlı kuşlar
Gittiklerileri yuvaları var
Bendeki yalnızlık bile sığındı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!