Vurulurum her yenik düşmüş gencin arkasında
Ardına düşerim kavganın kavga eder gibi
Bilmem kaçıncı evvel milattan önce
Bilmem kaçıncı sonrası miladın...
Otostop çeken bir ihtiyar ki yollarda
Tozu kaldırır toza düşmeden
Bir zamanlar alevli çocuktuk,
Dalda yerdik her haltı,
Kırmadan düşü,
Hesapsız oldu aşkımız Feride'm
Büyütmediğimiz bir bencillik ile
Kuşları bilir misin gözleri şiir kız,
Kuşları; mavi, yeşil tüylü kuşları...
Alır ufukları koynuna gider,
Gider uzaklara...
Kuşlar ki;
Gölgelerden korkuyorum
Sönsün
Gecenin ışıkları
Ki görebileyim
Ki seçebileyim aşkını
Sabah olmadan
Bir kadın; yaratılmış,dalları sarkan ağaca denk,
Her dalda bir çocuk; düşmüş rüzgâr kanatmış,
Terken değil,Hürrem değil,Havva hele hiç değil;
Damıttığı her yürek, ateşten ırmaklar susatmış
Ayak uçlarıma serilen bu yol
Çok uzaklara çıkıyor görüyor musun?
kolonya kokulu güller kadar sahte
Sahte değil aşkımız...gidemem
sarıl bana, bileyim
derdi dertten saymayıp bu gece
Ağlarsan nasıl sevebilirim dünyayı?
Yaşayabilir miyim gözyaşlarındaki tuzu emerek
Ağlarsan nasıl sevebilirim dünyayı?
Yürüyebilir miyim eteklerinde emekleyerek
Yabana atma sevdiğim bu kör fidanı
Gör ki ne çiçekler açar baharın akşamında
Tut ki pencerenden ılık nefesler alır
Kış deme, her mevsimin soğuk rüzgarına
Doğacak güneşin arkasında
Yine bir aydınlık
Biliyorum
Kıskanıyorum
Aydınlığı
Gece gezintilerinde
Yanmak için tek seçenek...
Diğerleri için binlercesi...
Ama ben sana seçenek asla sunmadım...
Benim gözlerim yok
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!