Beynin en mahremine bulaşmış, serzenişlerin boşluğunda bir patika yolda kaybolmuş, ölümden öte bir çığlık.
Çiği tanelerinin hüznünde, balçıklı yola bata çıka karanlığı adımlayışlar,
Yürekten gelen, ta derinlerden soluksuz ıslık sesleri,
Geceyi boğan ıslıklı gülümsemeler… Kısa özeti yaşanılanın… Bir türkü…
Bir türkü çığırdaşıyor, derinlerde, bir türkü, mahremi mekân eylemiş, avutuşların gölgesinde ıslık ıslık doğuyor gönlüme. Acı bir uzun hava ıslığımla birleştiğince.
Umut desen umut değil, korku desen korku değil, nedeni belirsiz bir özlem türküsü işte. Sebepsiz, çınlayıp duruyor en köşelerde…
Adam yaşama sevinci içinde
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kâseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
Devamını Oku
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kâseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini