Üstüm deki kıyafet ,yerde bastığım halı,
Tüketmeliyim ,yurduma konan her arıdan balı,
Yurdumdaki üretim hiç durmadan artmalı,
Çanta,kalem ile defterim hep yurdumdan olmalı.
Yurdumda ekilen ,sebze ve meyveyi yemeliyim,
Gökyüzü aydınlatır, karanlık sokakları,
Yeryüzü taşıyamaz, böyle ayrılıkları,
Sessizliğim yırtar tüm kalabalıkları,
Radyoda çalıyor yine aşk şarkıları...
Biz iki deli sevda, neyi paylaşamadık,
Dayanamıyorum ben sensizliğine,
Bayılıyorum eşsiz güzelliğine,
Katlanamıyorum bu sessizliğine,
Sarılamıyorum yine bak sevdiğime…
Unutamıyorum eski günlerimizi,
Benim sevdam senin, neyine yetmedi,
Çektirdiğin zulüm bana acılar bitmedi,
Sevdim dedin ama gönlün hiç sevmedi,
Dilenci olduk kapıda yine de gelmedi...
Boynu bükük kaldı, hayaller, yarınlar,
Hislerim bana, yalan söylemez,
Gitmiştir o diyor artık gelemez,
İstesede sevdiğini, sana diyemez,
Ne zalimsin dünya, yine olmadı…
Gerçekler acı değil zehir mübarek
Yoruldu gözlerim, arkandan bakmaktan,
Yoruldu düşlerim, hatıranı anmaktan,
Yoruldu ellerim, resmini hep tutmaktan,
Yoruldu gecelerim, yoruldu yıllarım.
Ansızın bir gece, çıksan yine karşıma,
Gecenin bir yarısı, kalkardım uykudan,
Bu yalnız bedenle, titrerdim korkudan,
Yatağın içinde, soğuk bir ter hali,
Kendime gelince, anlardım sonradan…
Rüyalarda bile, gördüm çektiklerimi
Mal benim değil ki Rabbim'den emân,
Zekâtla anlarım, nimetle imtihan.
Bir yetim sevindi, bir garip doydu,
Veren el, alanla birlikte doydu.
Zekât, temizler malı, kalbi de pak,
sitem dolu