Yıllar geçti yoruldum, yıprattı dünya beni,
Savurdu burdan ora, fırlattı attı beni,
Ne oldu anlamadan, kendimi bulamadan,
Dünya hiç acımadan, nefsime sattı beni.
Kayboldu tüm geçmişim, neler neler etmişim
Neler neler desem, kar etmez yare,
Yokluğuna olmuyor, hiçbir şey çare,
Gönülde bir yara, ciğer pare pare,
Ne desem geri, dönmüyor dönmez…
Dağlara taşlara onun yazsam adını,
Boynumu bükmemiştim seni tanıyana kadar
Eyvallah etmemiştim kim çıkarsa karşıma
Böyle hissetmemiştim seni görene kadar
Ne olurdu çıkmasaydın o gün yine karşıma
Dünya kaç köşe diye hep merak ediyordum
Bir derdim var , dağlar kadar,
Anlatsam anlatılmıyor,
İçerim kalbim kan ağlar,
Dur desemde ,durulmuyor,
Söyle baboş ,söyle bana,
Yalnızım ben şimdi, gurbet ellerde,
Kimsesiz, karanlık, soğuk bir yerde,
Yol bilmez, dil bilmez, garip haldeyim,
Dostumu bekliyorum, düşman elinde…
Gecenin bir yarısı, gözler üstümde,
Gülüşün ayrı güzel,
Bakışın ayrı güzel,
Yanağında bir gamze,
İnan bir ömre bedel…
Huya huyuma uygun,
Sevgilim gel artık gir şu bağrıma,
Bir su serp de söndür bu yangınıma,
Düşünce gitmiyor, yüzün aklıma,
Esirin olmuşum, kaybettiğim gün…
Geceler geçmiyor, gündüz nerede,
Esir oldum, aşkına
Döndüm ben bir şaşkına,
Seviyorsan, soyle yar,
Haydi Allah aşkına…
Karanlık anılar, seninle öldü,
Er-Rahmân adınla başlar her sözüm,
Merhametinle doludur özüm.
Rahmetin kaplar yeri ve göğü,
Sensin acıyı sevgiye bürüyen yüzüm.
Er-Rahîm sensin, şefkatin sonsuz,
El-Hâlik sensin, yoktan var eden,
Bir sözünle kurulur koca evren.
Neyin varsa sureti hepsi senden,
Her şey seninle başlar, seninle döner.
El-Bâri’sin, şekil verirsin en güzel,



-
Ebru Yıldırım
Tüm Yorumlarsitem dolu