.................................arz bedene cazib
.....................................sermed hayale
ı.
tevessüdeymiş
her biri
Bursa'da eski bir cami avlusu,
Küçük şadırvanda şakırdayan su.
Orhan zamanından kalma bir duvar...
Onunla bir yaşta ihtiyar çınar
Eliyor dört yana sakin bir günü.
Bir rüyadan arta kalmanın hüznü
Devamını Oku
Küçük şadırvanda şakırdayan su.
Orhan zamanından kalma bir duvar...
Onunla bir yaşta ihtiyar çınar
Eliyor dört yana sakin bir günü.
Bir rüyadan arta kalmanın hüznü
düşündüren ama ağır bir şiir. Elinize sağlık
farklı ve güzel bir şiir kutluyorum üstadı eyvallah.mustafa nuri inanç-sufist_05
Konu ve anlam açısından güzel ama kimse artık uzun soluklu şiirleri okumuyor.
Ben beğendim beğeniyle okudum sevgiler
Derin bir anlatım belki ama bir şiirin güzel şiir olması için derinlik yetmez diye düşünüyorum.
Saygılarımla...
garip bir şiir...
bugün hala güzel türkçemizin içinde bulunan ve kanıksanmış arapça ve farsça kelimeler var.çarşıda pazarda kullandığımızda halk anlıyor aynı dili konuşanlar bu kelimeleri anlıyor.
türkçeden artık ayrılamayan kelimeler.
ırkçı bir dilcilik anlayışıyla toplumun bu kelimeleri şiiir ya da yazından ayırmak doğru ve mümkün görünmüyor.
böyle bir dilciliğin tarafı değilim.dil sosyal bir olgu ve sonuçtur.
ancak bu günkü dilimizin çok uzağına düşmüş kelimelerden tesbih tanesi dizer gibi şiir yapmayı ya da yazı yazmayı da anlamlandıramıyorum.
bu husus anlıyanlar anlar anlamıyanlar anlamazdan çok farklı bir husus.
'her solukta soluksuzluğa mecbur sorular'
ilk girişte en kolay anlaşılan Satır bence bu.ve korkunç.bu cümle kurgusu her manada yanlıştır.yazılan konusunda bana yeterli ip ucunu veriyor.
sayın şair keşke anladığımız dilde 'hercümerç' olaydı
saygıyla
şiir üstadı olamadık henüz :) belki de hiç olamayacağız. hatta şair bile olamadık. ama olsun, hem müteveccih olduğunuz için hem de imgenin teşekkürüne mukabil yine de teşekkür ederim evvelâ.
e-kitabınızdaki şiirlerin yarısını okudum sayılır, üstünkörü de olsa. göz attım demeliyim belki de. ve imge kadar uzun bir şiir bulamadım, okumadığım şiirler arasında da bu denli uzun bir şiir olmadığı/olmayacağı kanısındayım. çünkü;
aşağıdaki yorumunuzda geçen ifadelerden çıkarsadığım bir ayrıntı! var: 'imge şiiri, aynı zamanda bir bütün olarak şiir anlayışınızın yanında, düşünce hayatınızın da bir özetleyicisi...' demek istediğim; 'imge'nin kendini yazdırış biçimi diğer bütün şiirlerimden deneysel anlamda çok önemli farklılıklar arz ediyor.' lafzınız, zannımca bu farklılığın içindeki özetliyiciliğe de bir gönderi... belki de 'imge'nizi, yazmak için yazdınız diğer bütün imge(merkezli) şiirlerinizi de.
enis batur, elbette birikimi ve şiir bilgisiyle, sizler bizler(hemen de sizle bizi aynı kefeye koydum, ne kadar da uzaklaştım yorumun başındaki mütevazı kimliğimden:) için belki de erişilmez bir noktada. enis batur, şiirinizin bende yaptığı bir çağrışımdır salt.
şiir dip ormanında aradığımız imge olmamalı, evet. şiirin imgeden daha kuvvetli kasları, daha güçlü bakışları, daha da geliştirilmiş bir isabet yeteneği var! her şeyden ve herkesten önce bu hak, şiirin sanırım.
hürmetler
.
bu şiiri değerlendirenlerin hiçbirine katılmıyorum, hiçbir konuda. benim katılıp katılmamam belki pek bir şey ifade etmiyor ama, bu şiiri değerlendirmek, 3, 5, 7, 9 ya da 10 diye puanlayabilmek için şiirin içine girmek gerekir tamamiyle... ancak yorumcuların hiçbiri ciddi olarak şiirin içine girmemiş, gördüğüm üzere.
çünkü girmeleri mümkün değil.
bir isim geldi aklıma: Enis Batur...
her ne kadar düzyazıya çalan bir biçemle şiirlerini kurgulasa da, oldukça anlaşılabilir, çok kapalı imgelerle şiirin dokusunu oluşturmayan bir şair. ancak benim asıl söylemek istediğim bu değil; Batur'un şiirlerini tam manasıyla anlamlandırabilmek için onun kültür birikimine de yabancı olmamak, daha doğrusu okuduğunca okumak bildiğince de bilmek gerekir! çünkü şiirlerinin pek çoğu, düşünürlerin, filozofların, şair ve yazarların isim ve de görüşleri ile örgülenmiştir. açıkçası o tür şiirlerin derinine inebilmek için de şiirde geçen isimlerin temelde neyi ifade ettiğini de biliyor olmak gerektir...
bu şiirde de öylesi bir yönelim var bence. gerçekten de şiirinizi çözebilmek için günlerce uğraşmak ve pek çok kitap karıştırmak gerekir. yine de sizin vermek istediğiniz mesajlara ulaşmak mümkün olmayabilir tamamen.
başlık çok iyi özetlemiş şiiri. girişteki iki satır üzerine dahi sayfalarca yazı yazılabilir kanımca.
şiiriniz sadece üslup ve içerik olarak değil, şematik olarak da kapalı(uç) imgesel bir bağlam ve hatta bütünlüğe sahip. bunu çok güzel sağlamış olmanız, bana tekrardan 'şiir'in sadece sözlerle yapılan bir sanat olmadığı gerçeğini hatırlattı. her ne kadar şiiri
'şekilleştirmeye' karşı bir insan olsam da; 12 mevsimi anıştıran bu yarım 'senelik'
(kasım-]mayıs) Samanyolu vari şiirinizin 'ekvatoral mevsimsel' kurgusunu çok beğendim.
ama bu evrende kanatlanıp soluksuz uçabilmeye benim de gücüm de yetmez :)
teşekkürler
sevgiler
.
Genç Kalemler Grubu'nun düzenlemiş olduğu 3. ŞİİR DEĞERLENDİRME ETKİNLİĞİ'nde aldığınız üçüncülük derecenizden dolayı tebrik ve teşekkür ediyorum.
En Derûnî saygı ve sevgilerimle...
Abdulkadir Öğdüm
çok sevdim.
:)
Bu şiir ile ilgili 84 tane yorum bulunmakta