Bu şehirde olman vuslattır bana
Sevdanı tırnakla taşa yazarım
Nefesin nefese değdiği an’a
Bir ömür bitimsiz neşe yazarım
Kaf dağının ardı denilen yere
Seni seven kalbimin tek isteği şudur ki
Hiç kimseyi dinleme yüreğine kulak ver
Kapına yıkılmışım halim öyle mağdur ki
Ya tut elimden kaldır ya üstüme kefen ser
Yokluğunun kahrıyla ölmeyeyim bin sefer
Sus dedin ya bir kere inan olmaz tekrarı
Hayatından sessizce çıkıp da gidiyorum
Üzülme, dile düşmez yaşananın ikrarı
Bükülmemiş boynumu büküp de gidiyorum
Nasıl sus derim sana yanlış anladın beni
Nesini seveyim beşer dünyanın
Bülbül yalan olmuş gül yalan olmuş
Cümlesi bozulmuş aşk-ı rüyanın
Ateş yalan olmuş kül yalan olmuş
Şeytan kırbacını almış eline
Sen gelin çiçeğimdin, ben gönlünün damadı
Olmayı çok istedim oldurmadın suçlusun!
Sen bende hep canandın ben sende aşk muradı
Kalmayı çok istedim kaldırmadın suçlusun!
Kibrinin elleriyle yıkıp bütün dünyamı
Biliyor musun sevgili?
Seni her düşünmem
Bir gül açtırmalıyken içimde
Bulutlar aşk mavisine
Rüzgârlar melteme dönmeliyken
Hayalinle şenlenmeliyken düşlerim
Ey hayat
Sen beni ağlatmaya yeminli olsan da
Mesela bu gün
Gülümseyeceğim bütün ağlamalarıma inat
İki dudağımın arasında sevgi
Hadi gel şu ömrünü üç satırda “yaz” desen
Girizgâhı ortası finali sen olursun
Ömründe yaşadığın nedir büyük “haz” desen
Kalbimde tebessümün her hali sen olursun
Biçare suretimin sevdalı duruşunun
Gittin ya hastalandı şehrimin sokakları
Kaldırımlar kansere yollar vereme döndü
Gecenin gözyaşları yıkarken şafakları
Şems acıyla kıvrandı âlem kereme döndü
Leyla’sının gözleri kapanınca Mecnun’a
Yılları gark ederek bir vedanın içine
Meçhulün kuyusuna atanlara yuh olsun
Sevgi saygı yerine her sedanın içine
Yok oluşun zehrini katanlara yuh olsun
Öküzlerin altından buzağılar çıkartıp
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!