tüm şarkılar,şiirler seni söylerdi,
tarih seni yazardı,kalbimin kıyılarına,
mutluluğumun yarım kalan eseri,
resimlerin kadar suskunmusun yine..?
bir mum alevinin gölgesinde,
gözlerimde bıraktığın senle başbaşayım...
Çıldırmış bir yanlızlık bu
siyah mı siyah....
gökyüzünün en kötü makyajı
yıldızlar silinmiş,ay sönük,
gözlerini özleyen gözlerim,
gözbebeğimden vazgeçiyor..
Uykusuz gecelerimin şiire bulanmanmış saatlerinde yazıyorum bunları...Anlatmak istediklerim aslında anlatamadıklarım oluyor her bir kelimemde...Sonra gözlerim dalıyor bir resmine,aslında sebepsiz dalıp dalıp boğulmalar değil bu bakışları anlatan ve anlamlı kılan....Saatleri durdurmak istercesine her bir dakika yelkovanla akrebi izliyorum fakat saniyelere yetişemiyorum...'Yetişmek' demişken; Kaybettiğimiz her ne varsa şimdi yetişmek ne mümkün,almış başını gitmiş bilinmezlikler ardındaki o adresi belli olmayan,tarifsiz mekana...Ve işte zamanın tükendiği ana yaklaşırken uykusuz gözlerim,satırları oluşturan düşüncelerim ve parmaklarıma hükmedemez durumdayken beyimin bir yarısı,biten bir yılı düşünür olmuş beynimin diğer bir yarısı...Ellerimle yüzümü ovuşturuyorum ama inan bir şey hissetmiyorum.Hislerimi,hayallerimi,düşüncelerimi ve soysuz,kahpe sevdalarımı,hatalarımı,hatalarını,sevişmelerimi,sevişmelerini,yalanlarımı,yalanlarını,seni ve dünleri silip atıyorum yeni bir yıla girerken.Bak işte gör hayat böyle bir şey,kullanıldıkça yıpranırmış ve yok olurmuş her şey,yeni bir şey bulana kadar...Belki yeni ve sahte bir gülümseme,belki de cilalı sözler süser dudakları ama değişmeyen aynı beden içindeki kirlenmiş ruh değimidir...Ruhunu kirlerden arındıra bilirsin belki ama titreyen bedenindeki dudak izlerini silip atabilir misin ki...
Evet dostum kısacası yazmam gerekirse 'Hayat ne garip bir şeymiş..acısına ve tatlısına doyumu olmayan'.......!
İbrahim Taner ATEŞ
Yasak olan her ne varsa ne de güzel yakışıyordu oysa dünyaya...eğer gözlerine esir düşer kalırsam bir gün,gözyaşlarında boğulmamı yasaklama benden ne olur...boşa harcanmış saniyelerimi çıkartıyorum senli dakikalarımın içinden...Kalabalık ve karmaşık yazıların arasında kelimelerini seçiyorum özenle...Ruhunun gizli koylarında bir gitar sesi yükselir geceye
görmüyormusun; yalancı yıldızlar sarmış dört bir yanımızı,içlerinden bir tanesi gözlerin gibi parlıyordu sadece,her bakışımda gözlerimden akıp gidiyordu...
Düşlerimin bahçesinde gül kokun var,fotosentez saatlerinde buluşuruz gizlice
rengini sen seç,ben alev alev de yanarım...Sahiplenmişliğim kadar yanımda olabilseydin keşke...Hiç bir şeyin kıymetini bilemedik kaybetmeden önce...Oyuncak arabamı,misketlerimi,gözyüzünde kaybolan uçurtmamı arıyorum....İntihar eylemindeki son saniye kadar aceleci ve kendi yalnızlığında bu gece zaman...Özlemlerimi gömüyorum bu gece odamın içine...Bazen ılık yaz yağmurları gibi kayboluyorum güneşin gölgesinde
dudaklarımda söyleyemediğim kelimelerimin sancısıyla susuyorum hayata, oysa ben yıldızları yeryüzüne dokundukları zaman sevdim,ay ışığında....
bir sonbahar sabahı
uyanmış yine güneş
yorgun şehrin üstüne
bir yanım rüya
bir yanım boş
adımlarım ağır gelir
yarım kalıyor her şey,
bir yarım ben,
bir yarım hayat
yarıya bölüyoruz,
yarıya bölünüyoruz
yüzde elli biz,
İçmeden sarhoşum bu gece,
arabesk çınlamalar kulaklarımda,
karanlık odamda sessiz yalnızlığımla,
satırlara döküyorum içimi,
içim içime sığmıyor....
ağlamaklı gözlerim dolu,
Ta uzaktan
katran karası gecenin içinden
yıldızlarla süslü,kasvetli bir gökyüzünden
kızıl saçlara aldırmadan,inat ettim dostum,
bu gece ben aşktan bahsetmicem...
gecenin bir yarısı ay denize sevdasını anlatıyorsa,
Bir ben var benliğimi kemiren
dokunmaya kıyamadığım,
içimde sakladığım kelebek huzursuz
incilmesin,kanatları kırılmasın,üzülmesin.
mavi gökyüzüne,yeşil yapraklara,
sarı papatyalara,o güzel çiçeklere
Kar yağarmı saçlarıma,kış gelmeden,
sen bu şehri gizlice terk etmeden,
anlamsız ve sessiz kalırmı dudaklarım,
gün batımı güneş kendini gölgeye çekmeden...
Susuz kalmış topraklarda çatlamış yüzün,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!