Kara gözlüm firkâti at bir yana,
Gözlerimin yaşı sel olmadan gel.
Salma beni böyle derin hicrâna,
Mecnun gibi yanıp kül olmadan gel.
Aşkın ateşiyle yanıyor tenim,
GÖÇTÜ GİTTİ REYHANİ
Yeri dolmaz iz bıraktı ardında,
Bu dünyadan geldi geçti Reyhani.
Kadri bilinmedi baba yurdunda,
Beş metre bez ile göçtü Reyhani.
GÖK MAVİSİ
Gelemem ki sisler sardı yolları,
Yokluğunda gör nice bunalmışım.
Hayal ülkesinde, umut dağında,
Gök mavisi gözlerine dalmışım.
Taş devri kafalı çağdaş bireyler,
Kamusal alanınız gönençli olsun.
Halkı parya gören afili beyler,
Menhus yalanınız gönençli olsun.
Bağırın çağırın beş on kafadar,
GÖNLÜM CAYIR CAYIR
Kaç asırdır çilesi bitmiyor Müslüman’ın,
Hiçbir değeri yok mudur bu kadar akan kanın?
Bir nebze idrak varsa aklı çatlar insanın,
Bizans hâyalindedir şu arsız Yunanistan,
GÖNÜLE NASİHAT
Âşık isen var danış ehli, erbaba gönül,
Yüz sürme sakın ola öyle her bâba gönül.
Rakkas gidip geldikçe bir ileri bir geri,
Ömrümü ufalıyor sessiz sessiz geceler.
Bulutlarda gizleyip umutları bir peri,
Yaralı yüreğimi hüzün tülüne beler.
Vay yüreğim, vay yüreğim,
Âlem-i vücudu seyran ederken,
Hayret vadisinden gel eylediler.
Akıl sultanıyla fikir güderken,
Aşkın sarayından el eylediler.
Sihirli bir bad-ı saba nefesi,
GELGİTLERİM
Devranın aynasında seyrederken âlemi
Nefsimin idrakinden bile aciz bir kulum,
Dağ, taş dinler gecenin bir vaktinde nalemi
Ta Elestten mukaddes yüke talip hamalım
İlk göz ağrım sana sitemlerim var,
Mecnun oldum gel gör,del’oldum gel gör.
Bekledim yolunu yaz,kış ve bahar,
Yağmur oldum gel gör, sel oldum gel gör.
Zaman zaman gül yüzünü görmeye,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!