her sıcaklık ısı ve har
az dekolte geziliyor
çünkü gayrı kışı bahar
yazı bile bozuluyor
eşarp alsa halis ipek
Bir parça kemiği attın önüne
Demin sarmaş dolaş gezinen itler
Saplar bir birinin deri gönüne
Geçirerek dişi çeneyi kitler
Bizim kel bakana edip eziyet
Bu alem çiğ var kırağı var
Sulu vakti kurağı var
Keyfini sür çok düşünme
Bir de en son durağı var..
koyun olsan altları post
silinirsin bir kalemde
gönül ise sadece dost
arar olmuş bu alemde
birgün imamın kayığı
sevmişin dağı taşını
aşırır bu aşk ateşi
sel edipte göz yaşını
taşırır bu aşk ateşi
var sana gıcık kaptığı
istenip itaat etme birine
beklenen daimi kıvrılıp eğil
yok sabun yürekte leke kirine
bu asır şiirin asırı değil
kalmadı bineni ata merkebe
yaşadıkca ekmek aşı
gelir öne kona kalır
mutluluk mücevher taşı
kim sahipse ona kalır
ne kadar yem versen ata
ey mütemadi ve ritmik ağlıyan gökler
ışığın kesikte yüzlerin solgun
dallarda durmuyor hasadı bekler
kıvama gelmişte meyveler olgun
bugün angaraya dolu yağıyor
Yağlı bir kemik peşinde
Bugün artık ülkücüler
Peşine düşer leş'in de
Bugün artık ülkücüler
Bak reyis'e bağlanmada
bayılır bilinçsiz içtiği haptan
koma hal koluna serumu damlar
ayıramaz asla samanı saptan
bu cahil cühela nadan adamlar
herifin birisi bir çiftlik açtı




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!