İstediğin yere git,
İstediğin kadar git.
Bana fark etmez,
Ben sendeyim çünkü.
İstediğin yere kaç,
Gün geceye döndüğünde,
Bahar kışa çevrildiğinde,
Ferhat Şirin'e, Kerem Aslı'sına kavuştuğunda,
Tende nefes son bulduğunda bekle beni.
Zamanda saatler durduğunda,
Hiç aklımdan çıkmıyor gözlerin,
Dinmek bilmiyor şu özlemim.
Ne desem boş beyhude sözlerim,
Gelmeyeceksin belli ki.
Hasretinle yansa ne olur kalbim?
Çaylar cızırdarken sobalarda,
Ben üşüyorum.
Gözden ırak olmak değil mesele,
Hatıralardan düşüyorum.
Bir bir giderken sevdiklerim toprağa,
Takvimden bir gün daha düşüyorum.
Beden ne ki,
Benim içim üşüyor.
Titriyor kalbim pırpır,
Hayallerim geçip gidiyor.
Umutsuzluğa yok nefsimde,
Hep en iyisini, en güzelini,
Ölüler dirilere çok söz söylediler,
Anlamadı lâkin kalbi ölüler.
Nice kabirlerden figanlar toprak ağladı,
Süslü, boyalı hanelerde hiç duyulmadı.
İbretti gördükleri yaşadığı insana,
Söz verdim kendime,
İhanet etmeyeceğim nefsime.
Ne hainler gördü bu garip,
Dost görünüp gülmüşler halime.
Söz verdim bir defa,
Vatan aşkı maya gibidir,
Sizde tutmaz.
Sizin sütünüz bozuk çünkü.
Yörüktür aslımız bizim,
Bizden hain çıkmaz.
Canın cânânına feryadı gibi,
Dostun yârânına imdadı gibi.
Mecnûn'un Leyla'sına sevdası gibi,
Çiçekler açtır ya rab baharımızda.
Bir lâhza şan şöhret illet gibi,
Yine demli sevdalarla uyuyoruz bu gece,
Yine hasrete boğuluyoruz bu gece.
Kaç zamandır gurbetiz yâra,
Bilmem ki bu kaçıncı gece.
Yine karanlığa kalıyor,



Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!