Hidayet Doğan Osmanoğlu Şiirleri - Şair ...

Hidayet Doğan Osmanoğlu

Şehrin bir de vardır,kabristanlığı,
Sessiz,in,cin top oynuyorlar sanki,
Hep taştan mermerdendir evleri,
Son durak,orası ahret kapısı.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Ne olursun sen bozma, meclisde bir kimseyi,
Ayıplarına bakıp ta, kınama sen kimseyi,
Bundan daha kötü bir, insan görmedi cihan,
Kınanacak varsa bil, o da nefsindir insan.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Kırıkkale kuruldu fabrikalar,
Türkiye de bir yere topladılar,
Paşalar burayı uygun buldular,
Türkiye'mi savunur, Kırıkkale.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Son safhada gelir Mehdi,
Deccalı kaldırır ortadan bilki,
Süfyan zuhur eder,alametli,
Bunlar Kıyametin alameti.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Olacaklar yazılmış Levhü mahfuza,
Dünya ve ruhlar yaratılmadan önce,
Nimete kibirlenme,belaya üzülme,
Kader mutlak kaçılmaz, şükreyle.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Musul'da kurulmuşdu,büyük Babil Devleti,
O yıllarda baştaydı,Nemrutun avanesi,
Aya,güneşe tapan,müşrik idi milleti,
Gönderildi onlara, Hz.İbrahim peygamber.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Vardı,Hz.Ebu Bekir’in,Habeşli bir kölesi,
Getirir akşam ona,yemekle dolu tepsi,
Sormadan koymaz asla, nereden geldi derdi,
Unuttu bir gün Hazret,hemen yedi yemeği.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Milli Görüş şimdi yukarda,
Üç dönemdir iktidarda,
Başörtüsü yasak kamuda,
Muktedir olun artık arkadaş.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Atıf Hoca hayatı,baştan sona hep çile,
İlk önce yakalanır,Kanuni Esaside,
Sinop'ta kalır önce,oradan Sungurlu'ya,
Bir yanlış yaptık diye,salınır ordan Hoca.


Devamını Oku
Hidayet Doğan Osmanoğlu

Bir kimsenin malını çalmak kul hakkı,
Otobüste birisini itersin belki,
Trafikte sıkıştırmak yoldakini,
Başkasının yoluna geçmek kul hakkı.


Devamını Oku