Taşın iniltisi gönlümün kapılarını zorluyordu
Kumla çalışan saatlerin girdabındaydı hüzün
Suskular biriktiriyorduk kalbimizin kafesinde
Gökyüzü zamansız aşklara çağırıyordu ikimizi
Biz hıçkırık nöbetlerinde düşlerle uyanıyorduk.
Ölçüsüz sessizlikti masamızdaki, biz hep toktuk



