Test çocuklarısınız siz.
Yanlış testin kurbanları…
Doğmak istemezdiniz
Bilseydiniz seçeneklerin zorluğunu.
A dediniz,ağladınız.
B dediniz,beklediniz.
cafelerde yiyoruz
cafcaflı giyiyoruz
güzel arabaya biniyoruz
bugün işimiz iş
Hicaz’a da gidiyoruz
Gökteki yıldızım
O
Boncuk burun
O masum göz
Dalga dalga olmuş saç
bir zamanlar köylüydük
esmerdi yüzümüz
başak başak yanardı tarlalarda
esmer ekmek yerdik
kente geldik
kalbim üşüyor sabahın sessiz çölünde, kalbim
kırık, beynim deprem artığı, kırık
cıvık her şey, herkes
konma eğri büğrü, kupkuru dalıma
ayaz gecelerin minik kuşu, korkuyorum
Aşk, sarıp sarmalayan çılgın büyü,
Atmaca gagasında bülbül tüyü.
Tıkı tık! Tıkı tık! Tıkı tık sesi
Düşteki aşığın ritmik gelişi.
Kübra sessizliği yırtan bakışlar
Yok mu gönülden gönüle akışlar?
bir zamanlar biricik sevgilimdin
yalnız benimdin, yalnız benimleydin
biliyorum, uçuşlardasın şimdi
kaçamazsın
gözlerin saplı duruyor gözlerime
köylü teyzenin çilek sepeti gibi
kaldırıma serdim yüreğimi
gelen elledi,giden elledi
sarardı sapsarı
yitirdi al rengini
akşamın gölgesi düşerken ruhuma
kuzeyimiz kar, güneyimiz güneş
bulut Mai ve Siyah’ı oynuyor
dekor değiştiriyor gökler sürekli
anılarımızda canlanıyor gülücükler
Lamia’nın umarsızlığı yıkarken Ahmet Cemil’i
İkbal dağlıyor yufka yüreğimizi
ben lokomotifim güya
bir kınalı vagonsun sen
yola çıkmışız, gidiyoruz
rızalı rızasız
gidiyoruz umutsuzca
sen ilk durakta çözülmüşsün
Bütün çocuklarımızın güz soğuğunda değil yaz sıcağında büyümesini ve yaşamasını, o yazları da çok beklemememizi diliyorum.