Kısa boylu bir ömür sarılmış bedenime,
Boyu boyuma denk değil.
İçimde bir gülümseme;
Ömrümün üstünden,
Atlayıverecek şiirlerim!
Nelere mal oldu,sebepsiz hıncın,
Yakıp yıktın beni, Sivas mı oldun?
Yangınlar çıkarttın, kalpte ansızın,
Ateşlere saldın, Sivas mı oldun?
Çocuksu saf sevgim, ağır mı geldi,
Dumanı tütüyor, yanan kalbimin,
Söyle seni niçin affedeyim ben?
Duygularım ölmüş, oluyor defin,
Söyle seni niçin affedeyim ben?
Ne kattın da benim, gönül bağıma,
Ah Tanrım, ne büyük bir acıymış,
Gördüm annemin öldüğü günü!
Çok çekti annem, yine de şükür,
O görmeyecek öldüğüm günü!
İnancın ne olursa olsun,
Allem edip kallem ederler,
Çevirirler bir dalavere.
Bir de bakmışsın hep kâfir olmuşsun;
Başka inanca göre!
Yalandansa davranışlar ve yapmacıksa tebessüm!
Yalvarırım n’olur sorma, elbette ki gülmez yüzüm!
Acımasızca atmak varken, böğrüne böğrüne tekme,
Kıyamadım, vuramadım ben, hamile kalan çileme.
Düzen ütü,
Fikirler var ütülü...
Jilet gibi laciverdi takımlar,
Oluşturur protokolü...
Benimse üstüm başım kırışık!
Azrail tanımak için uzaktan baktı,
Daha ilk doğduğunda minicik bir bebeğe!
Ta uzaklardan bir adam,
Geliyor bana doğru.
Acaba bizim dili mi konuşur,
Yoksa saklansam mı?
Uzaklardan geliyor ağır ağır...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!