Ellerin soğuk,
Gözlerin sağır bakıyor.
Dudakların titrek,
Yüreğin derin yakıyor.
Ateşin kül olmuyor,
Garibanlık, dalgaların kıyıya vurması gibidir.
Ne zaman birinden medet umsan kendini kıyıya köşeye atılmış bulursun.
Aslın da dalgalar da gariban, dalgalar gökyüzü kadar mavi değillerdir...
Küçük bir kasabaydı doğduğum yer,
Anamın çektiği çileler saçlarına vurmuş,
Sanki ilk günki gibi, hala yorgun bakışları,
Babamın sağ oluşu bile annemi güldürmüyor.
Kasabanın hergün başka bir havası vardı,
Yağmur çamur dinlemeden sokaklara inerdik,
Şiirler yazıyorum her gece,
Belki duyarsın beni mısralar da,
Satırlar yankı yapar belki kulakların da,
Kalemimden akan mürekkep,
Belki ıslatır ağlamayı bilmeyen gözlerini,
Duyguların, olmayan duyguların belki ağlatır seni...
Çisil çisil yağmur sesleriyle
Uyandım gece yarısı.
Bana ihanetinden sonra
Hergün biraz daha korkuyorum geceden
Gece yarısıydı beni terkedip gittiğin zaman
Korkuyla uyanmıştım, gittiğini bilmiyordum
Ben aşkı yalnızlığı yaşayarak öğrendim,
Bu acısı dinmeyen bir duygu,
Sevmek ne kadar acı vericiymiş meğer.
Acıyı, yalnızlığı, nefreti, hasreti,
Bu kadar kederi aynı anda yaşatan bu duygu yerine,
Merhaba...Keşke daha yakın olsaydı merhabalarımız,
Kim bilir sen hangi bahardasın, ben yalnızlık sabahında,
İçime düşen bir yalnızlık katresi dilimi çözmeme engel olur,
Söyleyemem istesemde söylemek istediklerimi,
Oysa ben şairim açık sözlü olmalıyım,
Belkide korkak bir şairim, şiirlerimi yazarken ellerim titriyor belki,
Gidiyorum bu yerden,
Tutamadan o şefkatli ellerinden,
Bakamadan o bulutların arasından süzülen,
Gök mavisi gibi gözlerine.
Daha seni hiç özleyemeden gidiyorum,
Hiç yaşayamadan...
Bir masal gibiydik sokaklarda,
Çocuklar anlatırdı sanki bizi,
Sanki evcilik oynarlardı özenip,
Onların dilinde büyümüştük belkide.
Sokaklar sessiz,
Sakladım sevgimi bilinmez kuytulara,
Üstünü söylediğin yalanlarla örttüm.
Her yalan söylediğinde biraz daha gömülsün diye...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!