Ey Akif!
Şimdi kağıda yazılmıyor şiirler
Bilgisayarlar kağıt oldu klavyeler mürekkep
Ve vatana şiir yazılmıyor seninki gibi.
Kafiyeler düzenli değil anlatılanlar sahte
Yazbaharı görmeyen bir coğrafyanın
Engebeli dik yamaçlarında
Kaygan otobüs lastiğidir hasret.
Umudu temsil eder
Güneşin çıkma ihtimali
Bir uçurum kenarı
Hayallerim ve sen
Haydi çal o şarkıyı
Son defa
Haydi çal şarkıyı
Son defa.
Keşke söylemek kolay olsaydı
Bazen bir türkü bazen iki sözcük
Bazen de sevgi isteği.
Keşke ben benken seni seviyor olsaydım.
Çok şarkı dinlemem
Nurdan topuklarınla ezerek atardamarlarımı
Arkana bile bakmadan pervasızca gidiyorsun
Gülerek kanattığın kabuk bağlayan yaralarımı
Sunduğun reçeteler iyileştirmez biliyorsun
2005
Üzerimde sensizliğin dayanılmaz ağırlığı
Birde bu şehrin ihanet kokusu var.
Resimlerden bir şey kalmamış
Bendeki dürüstlük yabancı ellere
Oralardaki zalimlik bana taşınmış…
Hüzünde görmektesin son üç günden beri
Hüzne sevk etmektedir bu dert beni.
Ağlayamamak derdi yüceltmiştir belki de
Bir sevdiğim vardı geçmişte, mazide.
Yine ayrılıyorum senden
İçimde yine aynı hüzün
Arkadaşlarda yine aynı damlalar
Ve sen yine ağlamıyorsun
Bekliyorsun birilerini
Yine o sevdiğin şarkıyı bekler gibi.
Sokaklar,
Sarıyer,
Hani gezdiğimiz sokaklar
Hani elini tutup gözlerine baktığım o yerler
Soruyorlar şimdi seni bana
Sen şimdi nerdesin?
Görsem, anlasam ne yazıyor acaba?
Bir kapı belirir, kilitsiz
Dev vücuttan naçar gözyaşı
Sabah,zabıtlara düşüldü rüya.
Görsem, anlasam ne yazıyor acaba?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!