Yanmakta bütün mesele.
Ateşini bulabilmekte,
Bulunca görebilmekte.
Bütün mesele,
Yüreğini lavdan denizlere,
Özlemek;
Aşkın sağlaması olsa gerek.
Uzağı yakın,
Yakını uzak kılan,
Olmazsa olmaz bir gerçek.
Kırıntısı dahi düşse içine,
Bırak beni…
Kelimeler acizlik nişanı takıyorlar,
Cümlelerin bittiği yerdeyim şimdi.
Sen sorma, ben anlatmayayım.
Göğüs kafesimdeki kuşların
Hangi sislere doğru uçtuğunu.
Hayal perdesinde yitik gölgeler,
Herkesi herkesten sorabilirsin…
Bir elinde mercek ötekinde mum,
Kutuplarda çiçek umabilirsin.
Bakıp da görmeyen sisli gözleri,
Başka pencereler var.
Hayata ve ölüme dair.
Saklanmışlar...
Kendi gölgesinden bile korkan
İnsanoğlunun omuzlarında ise,
Üflesen düşecek yorgunluklar.
Rüzgârdan kanat yapıp,
Zamandan bir an çalıp,
Gamdan tasadan kaçıp,
Açılsam sana doğru.
Olmaz işlere bakıp,
İlmek üzerine ilmek at,
Göğüs kafesini kapat.
Kimler köle, kimler azat,
Şu yeryüzü yaylasında.
Gölgelerin çoğu başsız,
Anlatmak isterdim,
Dizlerinde.
Gökyüzünü, yıldızları, mevsimleri,
Ama en çok yağmuru.
Anlatmak isterdim,
Sustuğum kadar anla beni,
Konuştuklarımı resmet.
Deliliğim de bul aklımı,
Gözyaşlarıma şükret.
Heyecanımın tut elinden,
Öfkelerimi affet.
Alarmlar kurdum,
Kalp ritmime.
Sana on kala,
Sen ‘i beş geçe,
Sen buçuk,
Sen çeyrek,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!