Güzin-i Aşiyan Şiiri - Hatice Hantal

Bu gönül sahibini bekler yılları sayıp
Kimim kimsem olsanız, güzini aşiyanda
Koşar adım gelerek, yürek sesimi duyup
Lütuf edip kalsanız, güzin-i aşiyanda.

Hasret dağları vursun, eritsin tüm buzları
Ayrılık çöle düşsün, savursun kum tozları
Hüzünler bizden ırak, yok olsun gam izleri
Huzur ile dolsanız, güzin-i aşiyanda.

Bir ışık hüzmesiyle, ruhuma dolar neşe
Ey biçare karanlık, çekil, uğraşma boşa!
Ömür dolsun bereket, yaşansın coşa coşa
Hayat boyu gülseniz, güzin-i aşiyanda.

İnsan naçar kalırsa, fark etmez varla yoku
Bikes halim ayandır, yordu hayatın yükü
Ah etmem katlanırım, acıtsa sevda oku
Durup kapım çalsanız, güzin-i aşiyanda.

Kardeş Kalemlerden:

Bir tutam sevgi katıp dinmeyen şu acıma
Muhabbetle varayım nihai amacıma
Son demimde aşk ile vararak başucuma
Gözyaşımı silseniz güzin-i aşiyanda..........Şemsettin DERVİŞOĞLU

Sevgiyle açık gönlüm, girip de kalıversen,
Sevgim, bir demet çiçek, ne olur alıversen.
Ben mahbuben olurdum, mahbubum oluversen,
Bülbüller, şeyda olur, güzin-i aşiyanda........Ünal Beşkese

Yanan ateş bağrıma bir tas şerbet verseniz,
Ya da kırlardan beyaz papatyalar derseniz,
Bakıp da gözlerime can özüme erseniz,
Göz yaşımı silseniz güzin-i âşiyanda...........Halenur Kor

Sabır ile süslenen, ne kadar çile varsa
İsyana düşmez dilim, çile ömrümü sarsa,
İsterse bütün dünya, gelip karşıma dursa,
Ne haldeyim bilseniz güzin-i aşiyanda” (SEVDAZAN®)

Hasret dağları vursun, yıksın tüm haneleri,
Ayrılık çöle düşsün, uçsun kum taneleri,
Acılar ırak olsun, kapansın yareleri.
Mutluluk bulasın, güzin-i aşiyanda.

**************************************** Bedri Tahir Adaklı