-Fatih ABDİİMAMOĞLU ağabeyime
Hey Koca Çepni! Sen gideli beri,
Çokların azı kaldı bilesin!
Ruha kafesmiş bir kemik bir deri,
Söz uçtu yazı kaldı bilesin!
-Taze dostum Emin Beye ithafen
Meşhur sözdür bilirsin!
Aramakla bulunmaz,
Lakin yalnız bulanlar,
Her dem arayanlarmış...
Liyakat bir şal gibi,
Sıyrılıp düştü yere!
Zehri içtik bal gibi,
Kim bilecek kaç kere!
Kelime sözde esir,
- Şair İbn Şeref'e nazire...
Hırlayarak aslanı taklit eden kedi!
Hırladın hırladın da nefesin yetmedi...
Küçücük pençelerin aynada pek büyük,
Görmeyi unuttular, ilelebet baktılar!
Gafletin ateşini bir çırpıda yaktılar...
Akıl fikir rivayet, laf ebeliği sanat(?)
Tahripkâr seller gibi mesnetsizce aktılar...
Ağa düşen çağa inat...
Kaf isimli dağa inat!
Yaşamayan sağa inat,
Nefes alıp vermek lazım...
Söz kuşanıp özü ara,
Faydası yok imiş bunca kelâmın,
Bağıra çağıra susalım gönül!
Alanı kaldı mı değme selâmın?
Gayrı sırra kadem basalım gönül!
Yakınlar uzakmış, düzler yokuşmuş!
Büyükşehirler... Büyükşehirler...
Omzumuzdaki yük şehirler...
Bitip tükenmek bilmeyen tehirler...
Akıntıya kürek çektiğimiz nehirler...
Büyükşehirler! Büyükşehirler...
Yatağına kırgın ırmaklar susar!
Kalemin aşkıyla parmaklar susar!
Sen de sus ey gönül sükût tek şifa!
Kıl-ü kâl yorgunu dudaklar susar...
Kula rahmet gerek ötesi boştur,
Ne kadar çabalarsan çabala,
Rıza pazarlığı hep kabala!
Yaptım ettim desen de beyhude,
Aynadaki aksin mi? Budala...
Dünü silermiş yarın sancısı,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!